Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/1442 E. 2013/20498 K. 19.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/1442
KARAR NO : 2013/20498
KARAR TARİHİ : 19.12.2013

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Zincirleme nitelikli güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dosyadaki mevcut sabıka kaydına göre sanık hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması isabetsizliği aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Çiğli Vergi Dairesinin …712 nolu mükellefi Akın Ticaret Ünvanlı İşletmenin sahibi olan katılanın yanında satış-tahsil elemanı olarak çalışan sanığın, işyeri kaşesi ve imzayı havi dosyada fotokopileri bulunan tahsilat belgelerini müşterilere verdiği halde, taksitli satış müşterilerinden aldığı bir kısım taksit miktarlarını bilgisayar veya sair kayıtlardan düşmeyerek katılana da vermeksizin mal edinmesi eyleminin “zincirleme nitelikli güveni kötüye kullanma” suçunu oluşturduğu iddia edilen somut olayda;
1-Gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenebilmesi amacına yönelik olarak; şikayetçinin 24.3.2008 tarihli ifadesinde belirttiği müşterilerinin isimleri ve dosyada görülen bir kısım alındı yazı fotokopisi ve 11 kişiyi gösterir el yazılı isim listesi fotokopisi baz alınarak; sanığın katılana ait işyerinde çalıştığı bildirilen

22.01.2008 ila 22.03.2008 tarihleri arasını kapsayan işletmeye ait bilgisayar veya defter kayıtlarının uzman bilirkişiye incelettirilerek, sanık uhdesinde kalan para olup olmadığı varsa miktarı hususunda iddia ve savunmalar da nazara alınarak rapor istenilmesi gerekirken eksik soruşturmayla yazılı şekilde hüküm kurulması;
2- Kabule göre de;
a-Sanığa verilen hapis cezası TCK’nın 43. maddesinin tatbiki sonucu hükmün ikinci paragrafında 1 yıl 3 ay olarak belirlendiği halde; aynı kanunun 52/1-2. maddesinin tatbik olunduğu üçüncü paragrafta netice hapis cezası 1 yıl 8 ay şeklinde ifade edilerek hükmün karıştırılması,
b-Temel hapis cezası alt sınırdan takdir ve tayin olunduğu halde, adli para cezasının belirlenmesine esas olan temel gün birim sayısının aynı gerekçeye dayanılarak asgari hadden uzaklaşılarak belirlenmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.12.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.