YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/13093
KARAR NO : 2014/2023
KARAR TARİHİ : 06.02.2014
Tebliğname No : 11 – 2010/78737
MAHKEMESİ : Fethiye 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 17/04/2009
NUMARASI : 2007/206 (E) ve 2009/212 (K)
SUÇ : Dolandırıcılık
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Somut olayda; sanığın, Fethiye’de otel sahibi olan katılana kendisini F..K.. olarak tanıtıp, Fethiye’de yatırım yapacak zengin iş adamı görüntüsü verdiği, beraberinde yüklü miktarda döviz ve çek taşıyıp, varlıklı olduğu izlenimi verdiği, zaman içerisinde katılan ile samimiyet kurup, güvenini kazandığı, Fethiye’deki evine televizyon alacağını ancak parasının bankada vadeli hesapta olduğunu söyleyip, parasını daha sonra vereceğini belirterek, katılanı kefil gösterip televizyon aldığı, bir kaç gün sonra katılanın yanına siyah bir jip ile gelerek, birlikte iş yapacaklarını, 2 adet jip aldığını, birini katılanın kullanacağını söylediği ve jipleri aldığından yanında nakit olmadığını belirtip, katılandan 13.550 TL aldığı, yine başka bir zaman ortak iş yapacaklarını söyleyerek katılandan 6 adet çek aldıktan sonra, Fethiye’de kiraladığı evi katılana haber vermeden tahliye edip ortadan kaybolmak suretiyle, hileli hareketlerle zincirleme şekilde haksız menfaat temin ettiği ve dolandırıcılık suçunu işlediğinin anlaşılması karşısında, sanığın atılı suçtan mahkumiyeti yerine, yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.