Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/1226 E. 2013/15249 K. 09.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/1226
KARAR NO : 2013/15249
KARAR TARİHİ : 09.10.2013

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, parada sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Müştekinin, annesi tanık .. ile birlikte, sanığın kullandığı taksiye müşteri olarak bindiği, gidecekleri yerde inmek istediklerinde, taksinin ön koltuğunda oturan müştekinin taksi ücreti olan 7,50 TL. ücretin alınması için sanığa 20,00 TL. verdiği, sanığın 20,00 TL’nin yırtık olduğunu söyleyerek parayı iade ettiği, bu sefer müştekinin 5,00 TL. uzattığı, sanığın onun da kenarının yırtık olduğunu söyleyerek parayı geri verdiği, bu defa müştekinin çantasından hepsi 50,00 TL’lik olmak üzere 700,00 TL parayı çıkarıp, bir tane 50,00 TL’yi sanığa verdiğinde, sanığın bu 50,00 TL’yi alıp, inceleyerek, bu parada bir gariplik var demesi üzerine müştekinin çantasındaki diğer paraları da çıkartarak sanığa verdiği, sanığın bu sırada müştekinin kendisine uzatmış olduğu 700 TL.’yi sahteleri ile değiştirerek 650,00 TL’yi müştekiye geri verdiği ancak taksi ücreti olarak elinde tuttuğu 50,00 TL’nin üzerine de 42,50 TL vermesi gerekirken, iki tane 20,00 TL olmak
üzere 40,00 TL. verdiği, müşteki ve annesinin araçtan inmeleri üzerine olay yerinden uzaklaştığı, müştekinin, sanığın hareketlerinden şüphe edip, aldığı paraları saydığında, 200,00 TL’nin eksik olduğunu anlayınca, karakola şikayette bulunduğu, kendisine verilen 450,00 TL ile iki tane 20,00 TL olmak üzere 40,00 TL’nin sahte olduğunun belirlendiği, böylece sanığın dolandırıcılık ve sahte olduğu belirlenen parayı tedavüle koymak suretiyle parada sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği somut olayda;
Telekomünikasyan İletişim Başkanlığının 21.01.2008 tarihli yazı ekinde bulunan sanığa ait cep telefonu konuşma kayıtlarına göre, sanığın suç tarihi ve saatleri itibariyle suçun işlendiği yer olarak beyan edilen … ilçesi dışında, …’da olduğunun anlaşılması karşısında, maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeksizin ortaya çıkarılması bakımından, suç tarihi ve saatlerinde sanığın iletişim kurduğu kişiler araştırılıp gerektiğinde tanık olarak dinlenilmesi yine sanığın kuyumculuk işiyle uğraştığı ve yurt dışında da bulunduğuna ilişkin olarak sanık müdafiinin yargılama sırasında sunduğu tüm belgelerin gerçekliğinin araştırılıp karar yerinde bu hususların tartışılmasından sonra, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde, ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.