Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/11691 E. 2014/38 K. 13.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/11691
KARAR NO : 2014/38
KARAR TARİHİ : 13.01.2014

Tebliğname No : 15 – 2011/241310
MAHKEMESİ : Gaziantep 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 22/03/2011
NUMARASI : 2009/256 (E) ve 2011/222 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Katılanın yetkilisi olduğu …. Sanayii ve Ticaret Anonim Şirketi’nde pazarlama elemanı olarak çalışan sanığın, yaptığı satış sonucu elinde bulunan toplam 13.350 TL bedelli senetleri şirkete teslim etmeyerek işten ayrılıp ortadan kaybolduğu, bu şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun işlendiğinin iddia edildiği olayda,
Gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından, sanığın savunmasını yaparken suçlamaları kabul etmediğini belirtmekle yetindiği, ayrıntılı ifadesinin alınmadığı dikkate alınarak, sanığın yeniden ve ayrıntılı olarak savunmasının alınarak, hangi tarihte, neden işten ayrıldığı, senetlerin kendisinde olup olmadığı, senetlerle ilgili olarak tahsilat yapıp yapmadığı hususlarının sorulması, varsa elindeki bilgi ve belgelerin alınarak dosyaya konulması, ayrıca şirketin sanıkla ilgili olan muhasebe ve bilgisayar kayıtları, senetlerin sanığa teslim edildiğine dair belgeler, sevk irsaliyeleri, fatura asılları ve ilgili ticari defterlerin dosyaya getirtilmesi, senetlerde borçlu olarak görünen kişilerin bilgi sahibi sıfatıyla dinlenerek, söz konusu senetlerle ilgili şirkete veya sanığa ödeme yapıp yapmadıkları, yapmışlar ise, hangi tarihte yaptıkları ve buna dair belgelerin neler olduğu hususlarının sorulması, varsa elindeki makbuz ve borca ilişkin diğer belgelerin istenilmesi, şirkete yazı yazılarak, söz konusu senetlerle ilgili olarak, borçlulardan ödeme alıp almadıkları, borcu sanığa ödediğini belirten borçluların bulunup bulunmadığı, senetlerin düzenlenmesinden sonra, muhasebe kayıtlarının yapıldığı, daha sonra da, senetlerin pazarlama elemanlarına teslim edildiği belirtilmekle, ilgili muhasebe kayıtlarının ne şekilde hazırlandığı ve hangi tarihte sanığa senetlerin teslim edildiğinin sorulması, buna dair belgelerin dosyaya konulması, şirketin muhasebesinde çalışan kişilerin dinlenerek, senetlerin sanığa verilmesi ve senetlerin daha sonra ödenip ödenmemesi ilgili bilgilerinin sorulması, bütün delillerin toplanmasından sonra, dosyanın kül halinde bilirkişi kuruluna tevdiinin sağlanarak, sanığa senet teslim edilip edilmediği, teslim edilmiş ise hangi senetlerin teslim edildiği, senetlerle ilgili ödemelerin kime ve hangi tarihte yapıldığı, sanığın, senetleri herhangi bir şekilde kullanıp kullanmadığı hususlarında denetime elverişli rapor alınmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/12/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.