Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/10811 E. 2014/4615 K. 12.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/10811
KARAR NO : 2014/4615
KARAR TARİHİ : 12.03.2014

Tebliğname No : 15 – 2011/246331
MAHKEMESİ : Antalya 14. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 20/01/2011
NUMARASI : 2009/1059 (E) ve 2011/10 (K)
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması,rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Somut olayda; sanığın, olay tarihinden önce yaklaşık iki yıl süreyle pamuk apartmanı isimli apartmanın yöneticiliğini yaptığı, 01.03.2007 günü apartmandan taşınarak yanında idareye ilişkin tüm defter ve belgeler ile miktarı belirlenemeyen apartman aidatını alarak götürdüğü, bu şekilde atılı hizmet sebebiyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen olayda; gerçeğin kuşkuya meydan bırakmayacak şekilde tespiti bakımından sanığın yönetici olduğu dönemde görev yapan yönetim kurulu üyeleri ve denetçilerin kimlik bilgileri tespit edilip duruşmaya davetle tanık olarak dinlenip aidatların ne şekilde toplandığı ve apartmana ait defter ve belgelerin nerede bulunduğu hususu sorularak temin edildiği takdirde yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamasına rağmen, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde “200 gün” uygulanması;
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 12.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.