Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/10384 E. 2013/18022 K. 20.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/10384
KARAR NO : 2013/18022
KARAR TARİHİ : 20.11.2013

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1-Sanık müdafiinin vekalet ücreti talebiyle sınırlı olarak yaptığı temyiz talebine ilişkin yapılan incelemede;
Sanık müdafiinin yüzüne karşı verilen 08/03/2011 tarihli karara karşı sanık müdafiinin yasal süresi geçtikten sonra yaptığı 21/04/2011 günlü temyiz inceleme başvurusunun, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Katılan vekilinin, sanık hakkında verilen beraat kararlarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
TCK’nın 158/1-d bendinde belirtilen, kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasî parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunun işlenmesi, nitelikli hâl kabul edilmiştir. Söz konusu kurum yada kuruluşların konumunun suçun işlenmesinde kolaylık sağlayacağı düşüncesi, bu kurum ve kuruluşların bu suçta araç olarak kulanılmasının, ağırlaştırıcı neden olmasını gerektirmiştir.
Bu nitelikli halin uygulanabilmesi için, bunların isminin kullanılması yeterli olmayıp maddi varlığının kullanılması gerekmektedir. Araç olarak kullanılma, bu kurum veya kuruluşlara ait yazı veya belgeleri amaç dışı olarak kullanmak şeklinde olabilir. Bu kurumlara ait kimlik belgesinin gösterilmesi, basılı evraklarının, kıyafetlerinin, taşıtlarının kullanılması mağdurda güven oluşumunu sağlayacaktır.
Sanığın, emekli olduktan sonra tekrar faal olarak öğretmenlik görevine başladığı, bu durumda emekli aylığının kesilmesi gerektiğini bilecek durumda olduğu halde gerek emekli maaşını gerekse yapmış olduğu faal öğretmenlik maaşını almaya devam ederek katılan … dolandırdığı iddiasıyla açılan davada, sanığın emekli öğretmen olduğunun katılan kurum tarafından rahatlıkla tespit edileceği, bu hususta katılan kuruma yönelik hileli herhangi bir davranışının bulunmadığı, çalışmaya başladığında emekli maaşının kesilmesi gerektiğini bilmediği yolundaki savunmasının aksine suç kastı ile haraket ettiğine dair mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçesi ile hakkında beraat kararı vermesine yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 20.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.