Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/10233 E. 2014/204 K. 14.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/10233
KARAR NO : 2014/204
KARAR TARİHİ : 14.01.2014

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır.Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
TCK’nın 158/1-e bendinde belirtilen, Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak dolandırıcılık suçunun işlenmesi, nitelikli hal kabul edilmiştir. Hangi kurum ve kuruluşların, kamusal nitelik taşıdığı, o kurumun kadro bakımından bağlı olduğu durumu düzenleyen mevzuata göre belirlenir. Bu nitelikli halin oluşması için, eylemin kamu kurum ve kuruluşlarının mal varlığına zarar vermek amacıyla işlenmesi gerekir.
Zarar vermek, kamu kurum ve kuruluşlarından hakkı olmayan bir parayı almak ya da bir borcu geri vermemek şeklinde olabilir. Bu suçun zarar göreni kamu kurum ve kuruluşunun tüzel kişiliğidir. Kamu kurum ve kuruluşlarının zarar görmesi söz konusu değilse bu suç oluşmayacaktır. Dolandırıcılık suçunun Kamu yararına çalışan hayır kurumlarının zararına işlenmesi madde kapsamında değildir.
Somut olayda; sanığın, … isimli şahsın, kendi yanında çalıştırmadığı halde, çalışmış gibi elektronik ortamda Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirimde bulunmak suretiyle kamu kurumuna karşı dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia edilmiş ise de; … ile iş vereni … arasında işe başlama tarihi 01/06/2005 olan iş akdi imzalandığı ve 29/03/2008 tarihinde iş akdinin feshedildiği, İlyas’ın bu süre boyunca …’ün yanında kesintili olarak yükleme işinde çalıştığı, işin mahiyeti itibariyle süreklilik arzetmeyip yılda 15-20 kez icra edildiği, bu nedenle işveren … tarafından sadece çalıştığı günler için sigortasının ödendiği, İlyas’ın bu tarihler arasında aynı zamanda sanık …’ın inşaatında işe başlayarak gece bekçiliği yaptığı, 05/06/2006 – 28/02/2007 dönemleri arasında sanık …’a ait inşaat işinde çalıştığına ilişkin bordrolar düzenlendiği ve sigorta primlerinin sanık tarafından ödendiği anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçları işlediğine dair mahkumiyetine yeterli şüpheden uzak kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediği gerekçesiyle beraatine yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 14/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.