Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2012/10206 E. 2014/206 K. 14.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/10206
KARAR NO : 2014/206
KARAR TARİHİ : 14.01.2014

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Somut olayda; sanığın, 2007 yılı Temmuz ayı içerisinde, şikayetçilerden toplam 6.500 TL değerinde 10 adet bileziği borç olarak aldığı,belirtmiş olduğu vade gününde ödemeyemediği, şikayetçilerin 19.01.2008 tarihinde, sanıktan borcunu ödemesini istemeleri üzerine borca karşılık ödeme tarihi, keşideci adresi, tanzim tarihi ve yeri bulunmayan,bu nedenle TTK’nın da belirtilen bononun zorunlu unsurları taşımayan suça konu senedi vermek suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilmiş ise de; 05.03.2009 tarihli duruşmada mahkemece suça konu senet incelenerek bononun yasal unsurlarını taşımadığının tespit edildiği, ancak suça konu senedin önceye dayalı ve miktarı belli bir borç ilişkisi
neticesinde verildiği dolayısıyla söz konusu senedin önceden doğan bir alacağın varlığının ispatı niteliğinde bir belge olduğu, önceden doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunulması halinde borç kandırıcı nitelikteki davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmayacağı anlaşılmakla, sanığın atılı suçtan beraatine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, O yer Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 14.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.