YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/10052
KARAR NO : 2014/346
KARAR TARİHİ : 15.01.2014
Tebliğname No : 15 – 2011/242767
MAHKEMESİ : Kartal 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 19/04/2011
NUMARASI : 2009/1160 (E) ve 2011/277 (K)
SUÇ : Güveni kötüye kullanma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanığın katılana ait sigorta şirketinde siğorta primlerini tahsil eden eleman olarak çalıştığı 2006 yılından 2008 yılına kadar tahsil ettiği bir kısım primleri şirket hesabına aktarmadığı belirtilen olayda,
Sanığın tahsil ettiği paraları müştekiye verdiğini belirtmesi, tanıkların tahsil edilen paraların katılana verilip verilmediğini bilmediklerini beyan etmeleri karşısında maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkartılması açısından, sanığın katılan şirkette görevinin ne olduğu katılan şirketten yazılı olarak sorulması, hangi müşterilerden alınan primlerin şirket hesabına aktarılmadığı araştırılıp tespit edilmesi halinde sözkonusu müşteriler tanık olarak dinlenilerek ne şekilde ve kime ödeme yaptıkları, bu hususta belge bulunup bulunmadığı sorulup, katılan şirketin belirtilen dönemdeki ticari defter, bilgisayar kayıtları, faturalar ve poliçeler ile diğer hukuki belgelerin birer suretinin dosya içerisine konulması, sanığın hangi tarihlerde ne kadar poliçe düzenlediği veya prim tahsil ettiği ne kadarının bedelini şirkete verdiği, bu şekilde şirket kayıtlarında ne kadar açık oluştuğu hususlarının tespiti için bu yöndeki bilgi ve belgelerin tamamının temin edilmesi, bu şekilde finansal kayıtların toplanması ile ilgili belgelerin getirtilmesinden sonra, dosyanın bilirkişi kuruluna tevdiinin sağlanarak, sanığın eylemleri nedeniyle şirketin hangi dönemde ne kadar zarara uğradığı, bu zarara ilişkin belgelerin neler olduğu hususlarında denetime elverişli rapor alınmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde beraatına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.