Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2011/67966 E. 2013/11405 K. 18.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/67966
KARAR NO : 2013/11405
KARAR TARİHİ : 18.06.2013

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu görevlileriyle ilişkisi olduğundan ve onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
5237 sayılı TCK’nın 158. maddesinin 2. fıkrasındaki nitelikli dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için suç failinin ismen söylemese bile kimden söz edildiğini karşı tarafın anlayacağı şekilde makamı, rütbesi, ünvanı ve lakabını söyleyip kamu görevlileri nezdinde hatırının sayıldığını, işini yaptıracağını söyleyerek mağduru kandırması gerekmektedir.
Somut olayda; katılanla irtibata geçen sanığın, katılanın Bakırköy Adliyesinde devam eden bir davasıyla ilgili ve ayrıca Mali Suçları Araştırma Kurumu’nda yapılan incelemelere ilişkin yargı camiasında ve bazı kamu kurum ve
kuruluşlarında tanıdıkları olduğunu söyleyip, bu dosyalarla ilgili lehine karar çıkmasına yardımcı olacağını vaat ederek katılandan para talep ettiği, yargı camiasında bulunan bir kısım kişilerin ismini vererek yaptıkları görevden bahsettiği, bu şekilde katılan ile sanık arasında anlaşma sağlandığı, sanığın katılandan 30.000 dolar para aldığı esnada, katılanın önceden ihbarı üzerine sanığın polislerce yakalandığı sabit olmakla nitelikli dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 18.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.