Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2011/25528 E. 2013/8995 K. 15.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/25528
KARAR NO : 2013/8995
KARAR TARİHİ : 15.05.2013

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Sanığın, kendisi ile para karşılığında ilişki kurmak isteyen şikayetçi ile telefonda konuşarak 20 TL karşılığında anlaşması üzerine bir benzin istasyonunda buluştuğu, şikayetçiden 20 TL’yi aldıktan sonra, kendisinin çalışmayacağını, ancak başka bir arkadaşını çağıracağını söyleyerek arkadaşına telefon etmek için şikayetçiden cep telefonunu istediği, şikayetçinin telefonu vermesi üzerine bir ara sokağa girerek ortadan kaybolduğu şeklindeki olayda, sanığın, şikayetçiyi para karşılığında ilişki kuracağından bahisle kandırmak suretiyle hileli hareketler sonucu haksız menfaat temin etmesi şeklindeki eyleminin dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiş, eylemin hırsızlık suçunu teşkil ettiği şeklindeki tebliğname görüşüne iştirak edilmemiştir.
Adli sicil kaydında tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 15.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.