YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/25094
KARAR NO : 2013/8337
KARAR TARİHİ : 06.05.2013
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Bedelsiz senedi kullanma suçunun oluşabilmesi için;sanığın elinde borçlusunca bedelinin tamamı yada kısmen ödenmiş bir senet olmalı ve bunu kısmen veya tamamen ödenmemiş gibi tahsile sokması veya bir başkasına devretmesi gerekmektedir. Borcun bir bölümü ödenmiş ve geri kalan miktar için elinde tuttuğu senedi, tümü veya kalandan fazla miktarı için kullanan sanığın fiili de bedelsiz senedi kullanma suçunu oluşturacaktır.
Sanığın, katılan ile araba alışverişi konusunda anlaştığı, katılanın aldığı araca karşılık 2.000,00 TL ve 3.000,00 TL bedelli iki adet senet verdiği, katılana sattığı aracın hasarlı çıktığı, katılanın yaklaşık 2.000,00 TL tutarındaki hasarı gidererek arabayı satın aldığı, yaklaşık 4-5 ay aracı kullandığı, daha sonra 1986 model BMW marka aracın üzerinde haciz işleminin olduğunu öğrendiği bu nedenle katılanın suça konu aracı sanığın oğluna iade ettiği, aracın satışı nedeniyle almış oldukları 2.000,00 TL ve 3.000,00 TL bedelli iki adet senedi daha sonra iade edeceklerini söyleyerek iade etmedikleri, daha sonrada katılan hakkında icra takibi yaptığı şeklinde gerçekleştiği iddia edilen olayda;
Bedelsiz kaldığı iddia olunan senedin katılan aleyhine icra takibine konulduğu belirtilmiş olduğu ve icra dosyasının araştırılmamış olduğundan, katılanın beyanlarında Sulh Hukuk Mahkemesinde senetlerin iptali davası açtığını beyan etmiş olduğundan, aracın teslimini gerçekleştiren sanığın oğlu …n dinlenmemiş olduğu ve hükme dayanak teşkil eden soruşturma aşamasındaki tutanak ve belgelerin fotokopi olduğundan gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; İcra dosyasına ait bilgilerin katılan ve sanıktan sorulup, İcra Müdürlüğünden icra dosyasının, senetlerin iptaline ilişkin … 5. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2007/2048 esas sayılı dosyasının getirtilip incelenerek, tanık …n yargılama aşamasında tanık sıfatıyla bilgi ve görgüsü tespit edilerek ve fotokopi niteliğinde olan soruşturma aşamasına ait bazı tutanakların, aslına uygunluğunun onaylatılarak dosya arasına konulması sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma sonucu hüküm kurulması,
Kabule göre de;
a) Adlî para cezası belirlenirken 5237 sayılı TCK’nın 52. maddesi kapsamında, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hâllerde yedi yüz otuz günden fazla olmamak üzere gün para cezasının belirlenmesi gerektiği, ayrıca hapis cezasıyla birlikte adli para cezasının öngörüldüğü ve bu cezanın ne kadar olduğunun da yasada belirtilmediği hallerde, para cezasının alt sınırının, hapis cezasının alt sınırından az olmayacak şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde adli para cezasına hükmedilmesi,
b) Sanık müdafiinin lehe olan hükümlerin uygulanması talebi hakkında 5237 sayılı TCK’nun 50 ve 62. maddelerinin uygulanmasının gerekip gerekmediğinin tartışılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06/05/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.