YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/21706
KARAR NO : 2013/5509
KARAR TARİHİ : 26.03.2013
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Zararına Dolandırıcılık, Resmi Belgede Sahtecilik
HÜKÜM : Beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Eczacı olan sanığın, 23/06/2007 gün ve 412273 protokol numaralı reçete ekinde bulunan “… 50 mg Flk” isimli ilacın küpürünün sahte olduğunu bilerek katılan kuruma fatura ettiği ve bu şekilde resmi belgede sahtecilik ve kamu kurumu zararına dolandırıcılık suçlarını işlediği iddia olunan somut olayda; sanığın, suça konu ilaç küpürünün sahte olduğunu bildiği ve bunu bilerek katılan kuruma fatura ettiğine dair mahkumiyetine yetecek derecede her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilmediğinden verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 26.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.