Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2011/18669 E. 2013/2747 K. 14.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/18669
KARAR NO : 2013/2747
KARAR TARİHİ : 14.02.2013

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Somut olayda;
Müşteki şirket ile hizmet ilişkisi bulunan sanığın, Irak ülkesine götürmek üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan 16.060 kg JP-8 yakıtı bilinmeyen bir yerde kaçağa sarf etmek suretiyle elden çıkarıp ortadan kaybolmak suretiyle gümrüklenmiş ve yurt dışı edilmesi gereken akaryakıtı yurt içinde sarf etmekten ibaret eyleminin hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak;
5237 sayılı Yasanın 53.maddesinin 1.fıkrasının c bendinde yer alan haklardan aynı maddenin 3.fıkrasına göre koşullu salıverilmeye kadar 53.madde 1.fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı yasanın 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK’un
321.maddesi gereğince BOZULMASINA; Fakat, bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından 5237 sayılı Yasanın 53.maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine “53.maddenin 3.fıkrası uyarınca 1.fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1.fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ifadesi eklenmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.