Yargıtay Kararı 15. Ceza Dairesi 2011/14315 E. 2012/39117 K. 13.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/14315
KARAR NO : 2012/39117
KARAR TARİHİ : 13.06.2012

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp,onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.
Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu,kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Somut olayda; sanığın,diğer sanıkla birlikte şikayetçinin evini kiralamak için aylık 250 TL’ye anlaştıkları,1 yıllık kira bedelini euro olarak peşin ödeyeceklerini söyleyerek euro olduğunu söylediği geçerliliği olmayan 1000’lik 4 adet peru parasını verdiği ve bu paranın kira parasından fazla olduğunu söyleyerek şikayetçiden 800 TL ve 800 dolar aldığı anlaşılmakla mahkemenin dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir
Diğer temyiz itirazlarının reddine,Ancak;
Adli para cezasının; 5083 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu’nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının
1.maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Hapis cezası takdiren asgari hadden tayin olunduğu halde aynı gerekçe ile hapis cezası yanında hükmolunan adli para cezasının birim gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak 50 gün olarak tayini suretiyle gerekçede çelişkiye düşülmesi,
Sanık hakkında belirlenen temel gün adli para cezasının, para cezasına çevrilmesi sırasında uygulanan yasa maddesinin gösterilmemesi suretiyle, CMK.nun 232/6. maddesine aykırılık oluşturulması,
Bozmayı gerektirmiş, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı kanunun 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 1.bendindeki 50 gün karşılığı adli para cezası yerine 5 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına, ikinci fıkrasındaki 17 gün karşılığı adli para cezası yerine 1 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına,2.fıkrasındaki 340.00 TL adli para cezası yerine 20.00-TL. adli para cezasıyla cezalandırılmasına, ibarelerinin eklenmesi;hükmün birinci ve ikinci bendlerine “TCK.nun 52/2 maddesi uyarınca” ibaresi eklenmesi, hükümde yer alan “YTL” ibaresinin “TL” olarak değiştirilmesi; suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.