Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2021/1440 E. 2021/3058 K. 26.04.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/1440
KARAR NO : 2021/3058
KARAR TARİHİ : 26.04.2021

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı … vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
7201 Tebligat Kanununda 6099 sayılı Kanun ile yapılan ve 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca; “Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartıyla her yerde tebligat yapılması caizdir. Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” (m. 10)
Tebligat Kanununun değişik 21/2. maddesi gereğince; “Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.”
Aynı Kanunun 35. maddesi gereğince; “Kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur. Bu takdirde bundan sonraki tebliğler bildirilen yeni adrese yapılır.” (m. 35/1)
“Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.” (m. 35/2)
“Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmi kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır.” (m. 35/4)
Somut olayda;
1) Davalı …’a Tebligat Kanununun 35. maddesi uyarınca yapılan gerekçeli karar tebligatının muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi tespit edilmeden doğrudan tebliğ edildiği ve usulüne uygun olmadığı keza bu husus, Dairemizin 30.06.2020 tarih, 2016/16498 Esas- 2020/4211 Karar sayılı “mahkemesine iade” kararımıza konu edildiği halde mahkemece davalı … bakımından kararımızın gereğinin yerine getirilmediği anlaşılmıştır.
2) Davalı …’nın yurtdışında bilinen adresi olan “…” adresine Amsterdam Başkonsolosluğu aracılığı ile çıkarılan tebligatın ise Başkonsoloslukça “ilgili taşındığından tebligatın iade edildiği” notuyla mahkemesine gönderildiği ve sonuç olarak davalı …’ya usulüne uygun tebligat yapılamadığı, bu hususta ilgililer hakkında hukuki sorumluluk doğabileceği gözetilerek mahkemece davalı …’nın yurtdışındaki geçerli adresinin tespiti ile davalıya usulüne uygun tebligat yapılmalıdır.
Bu durumda mahkemece adı geçen davalılar … ve …’ya 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliği sağlanarak ve yasal temyiz süresi beklenildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE, 26.04.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.