YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/108
KARAR NO : 2021/2163
KARAR TARİHİ : 25.03.2021
14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 06.03.2014 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.05.2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
Davacılar vekili, müvekkillerine ait…ili, …ilçesi 308 ve 310 parsel sayılı taşınmazların genel yola bağlantısı bulunmadığını ileri sürerek, 311 parsel sayılı taşınmazdan belirlenecek bedeli karşılığında geçit hakkı kurulmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen ilk kararın davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 16.04.2018 tarihli, 2015/12561 Esas, 2018/2992 Karar sayılı ilamıyla “…mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Geçit davalarında uygulanan fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereğince öncelikle yüzölçümü daha büyük olan taşınmaz aleyhine geçit kurulması gerekir. Dosya içerisindeki bilirkişi raporu ve krokisine göre lehine geçit kurulması istenilen 308 ve 310 parsel sayılı taşınmazın batısındaki 312 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün, aleyhine geçit kurulan 311 parsel sayılı taşınmazdan daha büyük olduğu görülmüştür. Bu durumda mahkemece öncelikle 312 parselin tapu kaydı getirtilerek, tapu kayıt maliklerinin davada taraf olması sağlandıktan sonra fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi de gözönünde tutularak, değerlendirme yapılması ve geçit tesis edilecek alanın değerinin yeni yapılacak keşif tarihi itibariyle belirlenmesi, ondan sonra toplanan ve toplanacak olan deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, noksan soruşturmayla yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile 308 ve 310 parsel sayılı taşınmazlar lehine 311 parsel sayılı taşınmazdan fen bilirkişisi raporunda C-1 ve turuncu renkle boyalı üçüncü seçenek olarak gösterilen yerden geçir hakkı kurulmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davalı … vekili temyiz etmiştir.
Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “Mutlak Geçit İhtiyacı” veya “Geçit Yoksunluğu” ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir.
Geçit hakkı kurulması davalarında amaç, genel yola bağlantısı olmayan taşınmazların yolla bağlantısının sağlanmasıdır. Bundan dolayı, geçit kurulurken ihtiyaç içinde olan taşınmazlar kesintisiz olarak genel yola bağlanmalıdır. Buna uygulamada “Kesintisizlik İlkesi” denilir.
Somut olayda; mahkemece hüküm sonucunda 310 ve 308 parsel sayılı taşınmazlar lehine, 311 parsel sayılı taşınmaz üzerinde, fen bilirkişisi raporunda C-1 ve turuncu renk ile gösterilen üçüncü seçenek olan, 61,30 metre uzunluğunda, 3 metre genişiliğinde 195,80 m2 yüzölçümlü yerden geçit hakkı kurulmasına karar verilmiş ise de kesintisizlik ilkesi ihlal edilerek, davacılardan 308 parsel sayılı taşınmaza ulaşımı sağlayan, fen bilirkişisi raporunda C-2 ile gösterilen kısımdan geçit hakkı tesis edilmemiş olup bu hususun gözardı edilerek hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
25.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.