Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2020/991 E. 2020/6905 K. 05.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/991
KARAR NO : 2020/6905
KARAR TARİHİ : 05.11.2020

14. Hukuk Dairesi

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28/01/2014 gününde verilen dilekçe ile muarazanın giderilmesi talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19/12/2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar tarafından ayrı ayrı istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Davacı vekili, 3616 sayılı parselin mülkiyetinin davalı Hazineye ait olduğunu, bu taşınmaz üzerinde “…Sok. No: 20” adresinde yer alan meskenin 20 yıldan beri davacıya ait olduğunu, davacının 4706 sayılı Kanunun 5. maddesi ile 6. paragrafında belirtilen hükme dayanarak meskenin kapsadığı alanın bedeli karşılığında kendisine satılmak üzere Çekmeköy Belediyesine devrini talep ettiğini, ancak davalı Hazinenin bu yerin özel bir vakfa eğitim alanı olarak tahsis edildiğini belirtip meskenin ancak enkaz bedelinin ödenebileceğini bildirerek muaraza çıkardığını belirtmiş, davacıya ait meskenin krokide belirlenen kısmının 3616 parselden ifrazı ile bedeli mukabilinde davacıya satışının yapılabilmesi için Çekmeköy Belediye Başkanlığına devrini ve davacıya ait meskenin yıkımının önlenmesi bakımından dava sonuna kadar ihtiyati tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili; davacının yapısının bulunduğu alanın imar planında “Eğitim Tesis Alanı” içerisinde kaldığını ve Akkanat Eğitim ve Sağlık Vakfın’a eğitim ve spor tesisi olarak kurulması amacı ile ön izin verilen alanda yer aldığını, bu gibi taşınmazların satışının mümkün olmadığını ve Belediye’ye de devredilemeyeceğini, yapının enkaz bedeli karşılığı ya da bedelsiz olarak yıktırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
… tarihsiz ve harçsız bir dilekçe ile davaya dahil edilmiş, ancak bir cevap vermemiştir.
Mahkemece, davayla ilgili yargılama yapma görevinin idari yargıda olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 21.09.2017 tarihli, 2015/4879 Esas, 2017/6728 Karar sayılı ilamıyla uyuşmazlığın çözümünün adli yargının görevi içinde olduğu, işin esasına girilerek gerekli araştırma ve inceleme yapılmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, davanın kabulü ile, dava konusu …ili, …. ilçesi, Merkez Mahallesinde kain 3616 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan bilirkişilerin raporlarındaki krokilerinde belirlenen kısmın 3616 parsel sayılı taşınmazdan ifrazı ile Çekmeköy Belediye Başkanlığı’nca bedeli belirlenerek davacı …’a satılmak üzere Çekmeköy Belediye Başkanlığına devrine, muarazanın önlenmesine karar verilmiştir.
Hükmü, bir kısım davalılar ayrı ayrı temyiz etmişlerdir.
4706 sayılı Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi Hakkında Kanunun 4. maddesinde Hazineye ait taşınmaz malların doğrudan satışının rayiç bedel üzerinden yapılabileceği; 5. maddesinde ise Hazineye ait taşınmaz malların satış bedelinin ne şekilde ödeneceği, Belediye ve mücavir alan sınırları içinde olup Bakanlıkça tespit edilen Hazineye ait taşınmazlardan 30.03.2014 tarihinden önce üzerinde yapılanma olanların Hazine adına tescil tarihine bakılmaksızın öncelikle yapı sahipleri ile bunların kanuni veya akdi haleflerine satılmak ya da genel hükümlere göre değerlendirilmek üzere ilgili belediyelere bedelsiz olarak devredileceği düzenlenmiştir.
4706 sayılı Kanunun 5. maddesine göre bedelsiz olarak belediyelere devri gereken taşınmazların belirlenmesi ilgili Bakanlığa ait olduğu gibi, bu taşınmazların devrini talep etme yetkisi taşınmazın bulunduğu yerdeki belediyeye aittir. Hazineye ait taşınmazlarda zilyet olan kişilerin doğrudan Hazineye başvurarak bu taşınmazların belediyeye devrini talep etme hak ve yetkileri bulunmayıp bu yetki ilgili belediyeye aittir.
Bu sebeplerle somut olayda, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığından mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.