Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2020/98 E. 2020/1656 K. 11.02.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/98
KARAR NO : 2020/1656
KARAR TARİHİ : 11.02.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.04.2018 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.10.2018 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili, duruşmasız olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 19.11.2019 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Av. … ile karşı taraftan davacı vekili Av. … geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Tayin olunan 19.11.2019 günü mürafaa icrasından sonra dosyada görülen eksiklik nedeniyle evrak mahalline iade edilmiştir. Anılan eksikliğin giderilmesinden sonra dosya tekrar Dairemize gönderilmiş olmakla içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KA R A R
Dava, önalım nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır.
Davacı, dava konusu payın satış bedelinin önalım hakkını engellemek amacıyla resmi senette 400.000,00TL olarak gösterilmek suretiyle davalıya satıldığını, gerçek satış bedelinin 100.000,00TL olduğunu iddia ederek bu bedel üzerinden önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur.
Davalı, tapuda gösterilen değerin gerçek değer olduğunu savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu payın keşfen belirlenen değerine dayanılarak davacının bedelde muvazaa iddiasına itibar edilmek suretiyle 177.857,00TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 22.11.2016 tarihli, 2016/5865 Esas – 2016/9721 Karar sayılı ilamı ile “… 12.01.2015 tarihli satış ile dava konusu taşınmazın 240/18000 payı davalıya 400.000,00 TL bedelle satılmıştır. Davacı, dava konusu payın gerçekte 100.000,00 TL’ye satıldığını, önalım hakkına engel olmak için bedelin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini iddia etmiştir. Bilirkişi heyeti raporunda satışa konu payın 177.857,00 TL değerinde olduğunu saptamıştır. Dinlenen tanıkların bedelin ödenmesiyle ilgili görgüye dayalı bilgileri bulunmamaktadır. Ancak, dava konusu taşınmazın değerine ilişkin duyum ve görüşlerini beyan etmişlerdir. Mahkemeye davacı tarafından bedelde muvazaa iddiasını ispata yarayan başka bir kanıt sunulmamıştır. Soyut tanık anlatımları ve keşfen belirlenen değer bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamaya tek başına yeterli bulunmadığından, davacının muvazaa iddiasına itibar edilemez. Mahkemece, bedelde muvazaa iddiası ispatlanamadığından dava konusu payın tapuda gösterilen satış bedeli ile ödenmesi zorunlu harç ve masrafın toplamından oluşan önalım bedelinin TMK’nın 734. maddesi uyarınca hükümden önce belirlenecek uygun bir zaman içinde depo edilmesi için süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı vekili ve davacı vekili temyiz etmiştir.
Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmazdaki payını kısmen veya tamamen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlara, satılan bu payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak, paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve pay satışı yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.
Somut olayda, davacı paydaşı bulunduğu 95555 ada 6 parsel sayılı taşınmazda önalım hakkını kullanmayı talep etmiştir. Mahkemece getirtilen tapu kayıtlarına göre, dava konusu 95555 ada 6 parsel sayılı taşınmazda kat irtifakı kurulmuş olup davacı ve davalının müşterek paydaşlık durumunun sona erdiği anlaşılmıştır.
Bu nedenle mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 2.037,00TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.