Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2020/3722 E. 2021/1189 K. 23.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/3722
KARAR NO : 2021/1189
KARAR TARİHİ : 23.02.2021

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28/05/2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22/01/2020 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, murisleri … ve … adına kayıtlı taşınmazlarda ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 1264, 6528 ve 6803 parsel sayılı taşınmazlarda satış yoluyla ortaklığın giderilmesine dair verilen kararın temyizi üzerine Dairemizin 27/03/2019 tarih 2016/5111 Esas-2019/2841 Karar sayılı ilamıyla “…. mahkemece yapılan araştırmalar neticesinde davacının murisleri adına kayıtlı 1137, 1264, 2406, 2713, 2953, 2963, 3523, 6065, 6146, 6528 ve 6803 parsel sayılı taşınmazların olduğu tespit edilmiş, bu taşınmazlar üzerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmış olup, herhangi bir gerekçe gösterilmeden, yalnızca 1264, 6528 ve 6803 parsel sayılı taşınmazlar yönünden hüküm kurulmuştur.
Dava konusu olan 2406, 2953, 2963, 2713 parsel sayılı taşınmazlarda intikallerin yapıldığı, davacı “…” isminin tapuda “…” şeklinde yazılı olduğu, bu hususta düzeltim yapılmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece; intikali yapılan taşınmazlarda davacı isminin idari yoldan düzeltilmesi için davacı tarafa süre verilmeli ve tarafların hissedar olduğu 1137, 2406, 2713, 2953, 2963, 3523, 6065 ve 6146 parsel sayılı taşınmazlar yönünden hüküm kurulmalıdır’’ gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı … temyiz etmiştir.
6100 sayılı HMK’nın “Hüküm, hükmün verilmesi ve tefhimi” başlıklı 294. maddesinde açıklandığı üzere mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur.
Aynı yasanın  “Hükmün kapsamı” başlıklı 297. maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
“Hükmün yazılması” başlıklı 298. maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.
10.04.1992 tarihli ve 1991/7-1992/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararında kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunmasının bozma nedeni oluşturacağı, bozmadan sonra mahkemenin önceki kısa kararla bağlı olmaksızın çelişkiyi kaldırmak kaydı ile vicdani kanaatine göre karar verebileceği öngörülmüştür.
Somut olaya gelince; tefhim olunan kısa karar ile gerekçeli kararın farklı olduğu görülmüştür. 22.01.2020 günlü kısa kararda dava konusu… Mevkii, 2406, 2963, 2953, 2713 parsel sayılı taşınmazlardaki ortaklığın giderilmesine karar verildiği halde, gerekçeli kararın hüküm sonucunda anılan taşınmazların ortaklığının giderilmesi yanında …mah. 3523, 6065, 6146 parsel sayılı taşınmazlar ile Konya ili Akşehir ilçesi Yeşilköy mah. 1137 parsel sayılı taşınmazda ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir.
Bu itibarla tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki meydana geldiği, anlaşılmış olup; bu husus kararın infazında tereddüt oluşturacağından gerekçeli karar ile tefhim edilen kısa karar arasındaki çelişki giderilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı …’ın temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 23.02.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.