Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2020/1304 E. 2020/3876 K. 18.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/1304
KARAR NO : 2020/3876
KARAR TARİHİ : 18.06.2020

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22/09/2015 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26/05/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, tarafların müştereken malik olduğu 1 adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
Bir kısım davalılar vekili, davanın reddini savunmuş; davalı …, taşınmaz üzerindeki eski binanın babasından kendisine kaldığını belirterek muhdesat iddiasında bulunmuş; diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazdaki ortaklığın genel açık artırma yoluyla satılarak giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir.
6100 sayılı HMK’nun “Hüküm, hükmün verilmesi ve tefhimi” başlıklı 294. maddesinde açıklandığı üzere mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur.
Aynı yasanın “Hükmün kapsamı” başlıklı 297. maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
“Hükmün yazılması” başlıklı 298. maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.
Somut olayda mahkemece, kısa kararda dava konusu 4095 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine ve satış bedelinden taşınmaz üzerindeki muhdesata isabet eden %2,78’lik kısmın muhdesat sahibi davalı …’a, kalan kısmın ise tapu kaydı ve mirasçılık belgesindeki payları oranında tüm paydaşlara dağıtılmasına karar verilmiş ise de gerekçeli kararda, muhdesata ilişkin oran kurulmaksızın sadece taşınmazdaki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine dair hüküm kurulmuştur.
Bu durumda mahkemece, yazılı olduğu gibi kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki oluşturacak şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş; hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 18.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.