Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2019/1533 E. 2019/8021 K. 28.11.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/1533
KARAR NO : 2019/8021
KARAR TARİHİ : 28.11.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 01/06/2015 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25/02/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

_ K A R A R _

Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir.
Davacı, maliki olduğu 921 parsel sayılı taşınmazda ev ve besihanesi olduğunu, kendisine ait evin ve besihanenin yolunun bulunmadığını, bu nedenle 921 parsel sayılı taşınmaz lehine, 207 ada 7 parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı kurulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacıya ait 921 parsel sayılı taşınmaz lehine davalı adına kayıtlı 207 ada 7 parsel sayılı taşınmazdan 28.12.2015 tarihli bilirkişi raporu ve eki krokilerinde mavi renkle taralı olarak gösterilen 60,60 m²’lik kısımdan geçit hakkı kurulmasına karar vermiştir.
Hükmü, davalı temyiz etmiştir.
Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “Mutlak geçit ihtiyacı” veya “Geçit yoksunluğu”, ikincisine de “Nispi geçit ihtiyacı” ya da “Geçit yetersizliği” denilmektedir.
Somut olaya gelince; davacının maliki olduğu 921 parselin paftasında ve hükme esas alınan bilirkişinin 28.12.2015 tarihli rapor ve krokisinde görüldüğü üzere, kuzey tarafından yola cephesi bulunduğundan, Medeni Kanununun 747. maddesinde öngörülen mutlak ya da nisbi geçit ihtiyacından bahsedilemez. Diğer taraftan maliklerin taşınmaz üzerine bina ve müştemilat inşa ederken geçit durumunu hesaba katması gerekir. Mahkemece, davacı parselinin yola cephesi bulunduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.11.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.