Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2019/111 E. 2021/3052 K. 26.04.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/111
KARAR NO : 2021/3052
KARAR TARİHİ : 26.04.2021

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26/05/2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30/03/2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … T.A.Ş. Vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, mirasın hükmen reddi talebine ilişkindir.
Davacı vekili, 15.09.2008 tarihinde ölen muris …’in terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bir kısım davalılar vekili, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen 13.12.2011 tarih 2010/220 Esas 2011/413 Karar sayılı hükmün davalılardan Girişim Varlık Yönetim A.Ş. vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 11.02.2013 tarih 2012/9553 Esas 2013/3097 Karar sayılı ilamı ile “1-Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere dava, Türk Medeni Kanununun 605/2. maddesi uyarınca terekenin borca batık olduğunun tespiti isteğine ilişkindir. Anılan madde uyarınca mirasbırakanın ölüm tarihinde aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras ret edilmiş sayılır. Terekenin borca batık olup olmadığı mirasbırakanın terekesinin aktif ve pasifinin tamamen bilinmesi ile mümkündür. Mahkemece yapılacak iş mirasbırakanın ölüm tarihi itibarıyla terekesinin aktif ve pasifini belirlemek ve sonucu uyarınca bir karar vermekten ibarettir. Bu yön gözetilmeden mirasbırakanın terekesinin aktifi yerine davacının malvarlığı araştırılmak suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
2-Kabule göre de; davalılardan … A.Ş. tarafından verilen cevap dilekçesinde mirasbırakandan olan alacaklarının üçüncü kişiye temlik edildiği belirtildiğinden temlik alan davaya dahil edilmeden yargılamaya devam olunması da doğru görülmemiştir…’’ şeklindeki gerekçeler ile hüküm bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı … vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davalı … vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince:
Dava, TMK’nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Mirasçılar Türk Medeni Kanunu’nun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir.
Mahkemece davanın niteliği gereği davalı-alacaklının, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmediği, bilmesinin mümkün olmadığı, yapılan yargılama sonrasında terekenin borca batık olup olmadığına karar verildiği göz önünde bulundurularak yargılama giderleri ve harçtan davalının değil davacının sorumlu tutulması, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ise de, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; 2. bent uyarınca hüküm fıkrasının 3 ve 4 numaralı bendlerinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “Davacı ve davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin tarafların üzerinde bırakılmasına, davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,” ibarelerinin eklenmesi suretiyle düzeltilmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve DEĞİŞTİRİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.04.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.