Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2018/910 E. 2018/7369 K. 05.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/910
KARAR NO : 2018/7369
KARAR TARİHİ : 05.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki mirasın hükmen reddi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 21.11.2017 gün ve 2017/2756 Esas, 2017/8678 Karar sayılı ilamı ile düzeltilerek onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı SGK vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Asıl dosya ve birleştirilen dosyada davacılar vekili, 12.12.2012 tarihinde vefat eden muris …’ın terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde, davanın yasal süre içerisinde açılmadığını, murisin ödemeden aciz halde olduğunun açıkça belli olmadığı ve resmen de tespit edilmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde, davalı SGK’nin genel merkezinin bulunduğu yer olan … mahkemelerinde davanın açılması gerekirken yetkisiz mahkemede açıldığını, davanın 3 aylık yasal süre içinde açılmadığını, dava şartlarının araştırılması gerektiğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece ilk olarak asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiş, davalı … vekili ve davalı SGK vekilinin temyiz talebi üzerine, Dairemizin 26.05.2015 tarih, 2015/1830-5871 E. K. sayılı ilamıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozma ilmaına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş, davalı … vekili ve davalı SGK vekilinin temyiz talebi üzerine, Dairemizin 21.11.2017 tarih, 2017/2756-8678 E. K. sayılı ilamıyla hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Davalı SGK vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Dava, TMK’nin 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Mirasçılar Türk Medeni Kanununun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu’nun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir. Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur.
Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin murisin ölüm tarihinde borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak, bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, … müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi, mirasçının mirası kabul anlamına gelen davranışlarda bulunup bulunmadığının araştırılması gerekir.
Somut olayda mahkemece, murisin ölüm tarihi olan 12.12.2012 tarihi esas alınmadan yapılan incelemeler sonucunda karar verildiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, terekenin aktifinin belirlenmesi amacıyla 12.12.2012 tarihi itibariyle muris ile muirisin ortağı ve müdürü olduğu şirket adına kayıtlı taşınmaz, araç, tüm bankalarda mevduat ve kredi kaydı bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla ilgili … müdürlüğüne, emniyet müdürlüğüne ve banka şubelerine yazı yazılmalı, pasifin belirlenmesi amacıyla da ölüm tarihi itbairyle borç miktarı tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Ayrıca, asıl dosyada davacıların Av. …’a verdikleri, birleştirilen dosyada davacı … ‘nin Av. …’a verdiği vekaletnamede mirasın reddini içeren özel yetki bulunmadığından davacılar vekiline özel yetkiyi içeren vekaletname sunması için süre verilmesi ve bu eksikliğin tamamlattırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.
Kabule göre, davanın niteliği gereği davalı-alacaklıların, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmediği, bilmesinin mümkün olmadığı, yapılan yargılama sonrasında terekenin borca batık olup olmadığına karar verildiği göz önünde bulundurularak yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılması, maktu harçtan davalıların değil davacıların sorumlu tutulması ve davacılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Mahkemece, belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Hükmün bu şekilde bozulması gerekirken maddi hata nedeniyle düzeltilerek onanmasına karar verildiği bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından davalı SGK vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 21.11.2017 tarih, 2017/2756-8678 E. K. sayılı düzelterek onama ilamının kaldırılmasına ve hükmün yukarıda açıklanan sebeplerle bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı SGK vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 21.11.2017 tarih, 2017/2756-8678 E. K. sayılı düzelterek onama ilamının KALDIRILMASINA, yukarıda belirtilen nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 05.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.