Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2018/3778 E. 2019/1341 K. 18.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/3778
KARAR NO : 2019/1341
KARAR TARİHİ : 18.02.2019

14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.03.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.03.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili, davalı … ve … Vergi Dairesi Müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne davanın niteliğinin gereği duruşma taleplerinin reddine, karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

_ K A R A R _

Davacılar vekili, 12.05.2013 tarihinde vefat eden muris …’nin terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, ilk olarak davanın kabulü ile TMK’nin 605/2. maddesi uyarınca mirasın hükmen reddine karar verilmiş, davalı … vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 11.01.2017 tarih, 2016/3622 Esas, 2017/151 Karar sayılı ilamıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm, davalı … ve … vekili ile davalı … vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dava, TMK’nin 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Mirasçılar Türk Medeni Kanununun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görülür.
Mahkemece, davanın niteliği gereği davalı-alacaklıların murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmediği, bilmesinin mümkün olmadığı, yapılan yargılama sonrasında terekenin borca batık olup olmadığına karar verildiği ve davalı … ve … harçtan muaf olduğu da göz önünde bulundurularak yargılama giderinden davalıların değil davacıların sorumlu tutulması ve davacılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nun 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca hüküm sonucunun 2, 3, 4 ve 5. bentlerinin çıkartılarak yerine “davanın niteliği gereği yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına ve davacılar lehine vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına” yazılmak suretiyle düzeltilmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.