Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2018/2893 E. 2019/1141 K. 11.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2893
KARAR NO : 2019/1141
KARAR TARİHİ : 11.02.2019

14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.11.2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.07.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … ve davalı … tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

_ K A R A R _

Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalılar ile paydaş oldukları 257 ada 8 ve 14 numaralı parsellerde kayıtlı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın aynen taksimi mümkün olmadığından ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …; duruşmada alınan beyanında, taşınmazda ikamet ettiğini, diğer kardeşlerinden noter huzurunda paylarını devraldığını, taşınmazın satılmasını istemediğini savunmuştur.
Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü davacı … ve davalı … temyiz etmişlerdir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları paylı ve elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi mallarda paydaşlar veya ortaklar arasındaki hukuki ilişkiyi sona erdiren, birlikte mülkiyetten ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Mahkemece paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının karar yerinde gösterilmesi gerekir. Satış bedelinin, satışına karar verilen taşınmaz paylı mülkiyet hükümlerine konu ise paydaşların tapudaki payları oranında, elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi olması halinde mirasçılık belgesindeki payları oranında, hem paylı hem de elbirliği mülkiyet halinin bir arada bulunması halinde ise tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur.
Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup re’sen yargılamanın her aşamasında gözönünde bulundurulması gerekir.
Somut olaya gelince; 257 ada 14 sayılı parselin tapu kayıt maliki …’ın veraset ilamına göre mirasçı sıfatı bulunan … (aynı zamanda 257 ada 8 parsel sayılı taşınmazda da paydaş) ve …’ın davada taraf olarak yer almadıkları anlaşılmakla, HMK’nin 27. maddesi uyarınca taraf teşkili usulüne uygun olarak sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekir.
Bu durumda mahkemece, adı geçen paydaşların davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmaksızın davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 11.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.