Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2018/2709 E. 2018/8465 K. 03.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2709
KARAR NO : 2018/8465
KARAR TARİHİ : 03.12.2018

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 01.07.2016 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.06.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, tarafların murisi … adına tapuda kayıtlı … İli, … İlçesi, … Mahallesi’nde kâin 1185, 1200, 1210, 4779 parsel No’lu taşınmazlar ile … Bankası … Şubesi 35781234-5002 No’lu hesapta bulunan murise ait para üzerindeki ortaklığın giderilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan … vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, tarafların murisi adına bankada mevcut bulunan paranın, ortaklığın giderilmesi davasına konu edilemeyeceği gerekçesiyle bu talep yönünden karar verilmemiş, dava konusu taşınmazlar yönünden ise davanın kabulü ile ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmün, davalı … vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 27.04.2016 tarihli ve 2015/3615 E, 2016/5136 K sayılı ilamı ile ” …mahkemece 12.09.2014 tarihinde yapılan keşif sırasında davalı …’un vekili, 4779 parsel No’lu taşınmaz üzerinde bulunan yapıların müvekkiline ait olduğunu savunmuş olup bu durumda mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda muhdesatın aidiyeti konusunda iddiası olan tarafa dava açmak üzere uygun bir süre verilmesi ve sonucuna göre muhdesat savunması ispatlandığı takdirde satıştan elde edilecek bedelin oran kurulmak suretiyle bölüştürülmesine karar verilmesi gerekirken belirtilen hususlar gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir…” gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, dava konusu taşınmazlar yönünden davanın kabulü ile ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü davalı … vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK’nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekir.
Satışına karar verilen taşınmaz;
a)Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin paydaşların tapudaki payları oranında,
b)Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin mirasçılık belgesindeki paylar oranında,
c)Hem paylı, hem de elbirliği mülkiyeti halinin bir arada bulunması halinde ise satış bedelinin tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir.
Para, ortaklığın giderilmesi davasına konu edilemez. Terekede para varsa, bu para için elbirliği mülkiyetinin müşterek mülkiyete çevrilmesi suretiyle ortaklık giderilmelidir.
6100 sayılı HMK’nun 297/2. maddesi gereğince; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Bunların yanında hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. (HMK m.26/1)
Somut olaya gelince;
1)Dava konusu olan 1185 parsel, 1200 parsel, 1210 parsel ve 4779 parsel sayılı taşınmazlar yönünden mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu anlaşıldığından yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2)Dava konusu muris … ‘a ait … Bankası … Şubesi 35781234-5002 No’lu hesapta bulunan paraların hissedarlar arasında miras payı oranında taksimi talebi hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin 1185 parsel, 1200 parsel, 1210 parsel ve 4779 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazlarının reddine, hükmün bu parsellere ilişkin kısmının ONANMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle dava konusu muris … ‘a ait … Bankası … Şubesi 35781234-5002 No’lu hesapta bulunan paralar yönünden temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 03.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.