Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2018/2538 E. 2019/32 K. 07.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2538
KARAR NO : 2019/32
KARAR TARİHİ : 07.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02.03.2015 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

_ K A R A R _

Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı vekili; dava konusu … İlçesi, 476 ada 2 parsel sayılı taşınmazda dava dışı 3. kişinin davalıya pay satışından dolayı önalım hakkına dayanarak davalı adına kayıtlı 13/100 oranındaki payın iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.
Davalı vekili, satıştan 18 ay sonra önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteminin kötüniyetli olduğunu, davacı ile satıcının yakın arkadaş olması nedeniyle dava konusu satıştan çok önce haberdar olduğunu, hak düşürücü sürenin geçtiğini, dava konusu taşınmazın değerinin çevresindeki inşai faaliyetler nedeniyle artması sonucunda iş bu davanın açıldığını, dava konusu payın güncel değerinin tespiti gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 476 ada 2 parselde imar uygulaması sonucu davalı adına kaydedilen payının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
1)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2)Yargılama sırasında dava konusu 476 ada 2 parsel sayılı taşınmazın bulunduğu adada imar uygulaması yapılmış, 476 ada 2, 3, 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlar oluşmuştur. Davalının yeni oluşan 476 ada 2 parsel sayılı taşınmazda 13/100, 476 ada 4 parsel sayılı taşınmazda ise 25489/84822 pay oranı bulunmaktadır. Davacı, imar uygulaması sonucu oluşan 476 ada 2 ve 4 parsel sayılı taşınmazlarda paydaştır. Hüküm sonucunda yeni oluşan parsel numaraları ve pay oranları belirtilmeden 476 ada 2 parselde imar uygulaması sonucu davalı adına kaydedilen payının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “imar uygulaması sonucu” ibaresinden sonra gelmek üzere “476 ada 2 parsel sayılı taşınmazda davalı adına oluşan 13/100 ve 476 ada 4 parsel sayılı taşınmazda davalı adına oluşan 25489/84822 payın” şeklinde kelime ve rakamlarının eklenmesine, hükmün HUMK’nun 438/7. maddesi gereğince DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
07.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.