Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2018/2269 E. 2018/8622 K. 05.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2269
KARAR NO : 2018/8622
KARAR TARİHİ : 05.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.09.2013 gününde verilen dilekçe ile haciz şerhlerinin kaldırılması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, tapu kaydındaki haciz şerhlerinin terkini istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin daha önce paydaş maliki olduğu 6 adet taşınmaza ilişkin dava dışı oğlu… ile yaptığı 01.03.2011 tarihli ölünceye kadar bakım akdinin ihlali nedeniyle oğlu aleyhinde … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/131 Esas sayılı dosyasıyla tapu iptali ve tescil davası açtığını, mahkemece dava konusu taşınmazlar hakkında ihtiyati tedbir kararı verilerek 02.03.2011 tarihinde tapu kayıtlarına şerh edildiğini, yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verildiğini ve kararın 07.05.2013 tarihinde kesinleştiğini; infaz işlemlerini yaptırmak için tapuya başvurduklarında, dava konusu taşınmazlar üzerine mahkemece verilen ihtiyati tedbir şerhinden sonra davalıların alacaklı olduğu 8 adet icra dosyası üzerinden haciz şerhleri konulduğunu öğrendiklerini ileri sürerek ihtiyati tedbir şerhinden sonra konulan bu haciz şerhlerinin terkinini talep etmiş; davalı …Ş.’nin dava konusu icra dosyası alacağını dava dışı üçüncü bir şahsa temlik ettiğinin anlaşılması üzerine de 14.05.2014 tarihli dilekçesi ile temlik alan …’ün davaya dahil edilmesini istemiştir.
Davalı …Ş. vekili, müvekkilinin herhangi bir alacağının kalmadığını belirterek husumet itirazında bulunmuş; davalı … ve davalı … vekilleri, davanın reddini savunmuş; diğer davalılar, davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 129 ada 629, 633, 713, 1007, 1042 ve 1068 parsel sayılı taşınmazlar üzerine … 2. Asliye Hukuk Mahkemesince konulan 02.03.2011 tarihli ihtiyati tedbir şerhinden sonra davaya konu 8 adet icra dosyası üzerinden konulan haciz şerhlerinin kaldırılmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davalı … vekili temyiz etmiştir.
Haciz, kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini teminen borçluya ait ve haczi kabil bulunan mallara bir bakıma takibi yapan icra müdürlüğünün el koyması işlemidir.
İcra İflas Kanununun 91. maddesi hükmü gereğince gayrimenkulün haczi ile takip konusu borç ve eşya arasında ilişki kurulur ve tasarruf yetkisi Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi anlamında kısıtlanmış olur. Bu tür kişisel haklar tapu kütüğüne şerh verilmekle hak sahibine eşya üzerinde dolaylı da olsa hâkimiyet kurma hakkı sağlamaz ise de tasarruf yetkisinin dar anlamda kısıtlanması sonucunu doğurduğundan taşınmaz üzerinde sonradan bu hakla bağdaşmayan hak kazanan kişilere karşı da ileri sürülebilir hale gelir.
Haciz şerhinin usulsüz konulduğunun saptanması veya lehtarın talebi üzerine kaldırılması mümkün olduğu gibi Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi uyarınca borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi ya da herhangi bir sebeple sona ermesi halinde de haciz şerhinin terkini mümkündür.
Somut olaya gelince; … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/131 Esas 2013/37 Karar sayılı dosyasında görülen tapu iptali ve tescil davası nedeniyle dava konusu taşınmazlar üzerine konulan ihtiyati tedbir şerhinin tarihi 02.03.2011 olup davalı … Müdürlüğünce o tarihteki kayıt maliki … ‘nin vergi borçları nedeniyle dava konusu taşınmazlar üzerine konulan kamu hacizlerinin tarihi ise 17.06.2009’dur.
Bu durumda mahkemece, dava konusu taşınmazlar üzerinde bulunan kamu hacizleri daha önceki bir tarihte konulduğundan, davalı … yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu davalı yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş; bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.