YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2106
KARAR NO : 2018/8017
KARAR TARİHİ : 21.11.2018
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.08.2009 gününde verilen dilekçe ile mera komisyon kararının iptali ile tapuya dayalı tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … … vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar, Kanunisani 1944 tarih, 61-108/56 no, Mart 1944 tarih 62-58-29 ve Mart 1944 tarih 62-49-119 No’lu … kaydı ile adlarına tescil edilen ve zilyedi oldukları taşınmazların İl … Komisyonu tarafından mera kapsamına alındığını, mera komisyon kararının iptali ile adlarına tescilini istemiştir.
Davalı … vekili, mera komisyon kararının doğru olduğunu, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın reddine dair verilen karar Dairemizin 2012/15277 Esas – 2013/2026 sayılı Kararı ile ” ….davaya konu taşınmazı çevreleyen tüm taşınmazların dayanak kayıt ve haritaları getirtilerek yöreyi iyi bilen yaşlı ve tarafsız mahalli bilirkişiler ve konusunda uzman olan teknik bilirkişiler ile yeniden keşif yapılmak suretiyle, taşınmazın doğu ve batı hududundaki …arlası, … ve … mahdumları tarlalarının ne şekilde intikal gördüğü saptanarak her bir sınır bilirkişilere sorularak arazi üzerinde tespit ettirilmeli, dava konusu yeri kapsayıp kapsamadığı duraksamasız belirlenmeli, saptanan sınırlar teknik bilirkişinin çizeceği krokide işaret ettirilmeli, özellikle fen bilirkişisinden keşfi izlemeye, mahalli bilirkişi sözlerini denetlemeye elverişli ayrıntılı, gerekçeli rapor alınmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir…” gerekçesiyle bozulmuştur
Bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda bu kez mahkemece “Davanın kabulüne, 08/10/2015 tarihli Fen bilirkişi raporunda gösterilen dava konusu taşınmaz alana ilişkin verilen mera komisyon kararının iptali ile, yeni bir ada – parsel numarası ile toplamda 8 pay kabul edilerek; 1/8 hisse nispetinde … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/20 Esas, 2016/16 Karar numaralı veraset ilamındaki hisseler nispetinde … mirasçıları adına, 1/8 hisse nispetinde … oğlu … adına, 1/8 hisse nispetinde … oğlu … adına, 1/8 hisse nispetinde … oğlu … adına, geriye kalan 4/8 hisselik kısmın talep olmadığından … Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline” karar verilmiştir.
Hükmü, davalı … Başkanlığını vekili temyiz etmiştir.
Davacıların … 1944 tarih 56, Mart 1944 tarih 62 ve Mart 1944 tarih 62-49-119 No’lu … kayıtları mahkemece mahallinde 05.08.2015 tarihinde yapılan keşif sonucunda uygulanmış ise de … kayıtlarının hudutları; doğusu … ve …, batısı …, kayası, güneyi yol okumasına rağmen mahallinde bulunamamış, bilirkişiler tarafından arz üzerinde gösterilememiştir. Keşif sonucunda fenni bilirkişi …arafından hazırlanan raporda ise taşınmazın civarındaki mera niteliğindeki taşınmazdan sonra gösterilmiş olduğu ifade edilmiştir. Belirtilen keşif zaptında davacı vekili dava konusu taşınmazıın bir yıl dahi boş bırakılsa mera bitkileri oluşacağını belirtmiş ve beyanını imzası ile onaylamıştır. Dinlenen yerel bilirkişiler ise sınırda okunan şahıs yerlerinin taşınmazlardan 200 metre sonra gösterilen yerler olduğunu ve halen mera olarak tespit edilen 2 parsel sayılı taşınmaz içinde kaldığını bildirmişlerdir.
Mahkemece keşif zaptında yapılan gözlemde ise etrafı dağlarla çevrili yer yer ormanlık zeminde muhtelif otların bulunduğu belirtilmiştir.
Öte yandan mahkemece 01.10.2012 tarihli keşifte dinlenen Prof. Dr. … Yard. Doç….ve … tarafından hazırlanan üçlü … bilirkişi raporunda, bitki örtüsü, morfolojik gözlemler, fiziksel ve kimyasal toprak özellikleri itibariyle taşınmazın 4342 sayılı Mera Kanunu ve Yönetmeliğine göre mera niteliğinde olduğu, taşınmazın … arazisi olarak değerlendirilmesinin bilimsel olarak mümkün olmadığı vurgulanmıştır. Rapora esas hava fotoğrafı ve yakın plandan çekilen fotoğraflarda taşınmazın mera niteliğinde olduğu gözlemlenmektedir.
O halde davacıların … kayıtlarının davaya konu yeri kapsamadığı, taşınmazın niteliği itibariyle zilyetlikle iktisap edinilecek yerlerden olmadığı sonuç ve kanısına varıldığından, davanın reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.