Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2018/1416 E. 2018/8581 K. 04.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/1416
KARAR NO : 2018/8581
KARAR TARİHİ : 04.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 16.10.2017 gün ve 2017/1341 Esas – 2017/7583 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı … vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR

Davacı vekili, 21.05.2014 tarihli dilekçesi ile (dava değeri 10.000,00TL olarak) 9202 ada 1 parsel, 9201 ada 2 parsel, 9186 ada 1 parsel ve 9197 ada 2 parsel No’lu taşınmazın maliki olduklarını, davalı …’nin kendi hissesini müvekkiline haber vermeden diğer davalı …’a 06.03.2014 tarihli 6851 yevmiye numaralı resmi senetle sattığını beyanla önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemiştir.
Davalılar vekili ise, öncelikle resmi senetteki toplam tutar üzerinden dava harcının tamamlanmasını, ayrıca her iki davalının da taşınmazda malik olup davalı …’nin hissesini diğer hissedar ve kızı davalı …’a devretmiş olup önalım hakkının yasal koşulları oluşmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davacı vekili, 20.11.2014 tarihli dilekçesiyle taşınmazların akit tablolarında belirtilen toplam satış değeri 955.000,00TL üzerinden 21.11.2014 tarihli makbuzla noksan harcı ikmal edip davasını ıslah etmiştir.
Davalı tarafça ibraz edilen veraset belgesine göre davalı …’nin yargılama sırasında 08.08.2014 tarihinde vefat ettiği ve tek mirasçısının kızı davalı … olduğu görülmüştür.
Mahkemece, bir paydaşın payını başka bir paydaşa sattığı halde satın alan paydaşa karşı önalım hakkının kullanılamayacağı yasa gereğidir. … davasının koşulları oluşmadığından davanın reddine, avukatlık asgari ücret tarifesine göre hesap olunan 1.500,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine 30.12.2014 tarihinde karar verilmiştir.
Mahkemece, ıslah dilekçesi göz önünde bulundurularak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan 51.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine şeklinde HMK 304. maddesi gereğince, kararın tashihine 12.01.2015 tarihinde karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dairemizce 07.04.2016 tarihli, 2015/12466 Esas – 2016/4178 Karar sayılı ilamı ile “…tarafların herhangi bir başvurusu olmaksızın mahkemece re’sen, 12.01.2015 tarihli tashih şerhi ile… 51.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” şeklinde HMK’nın 304. maddesine aykırı olarak hükümde değişiklik yapılması mümkün değildir…” gerekçesiyle davacı vekilinin temyiz talebinin kabulü ile hükmün bozulmasına, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak “…davanın reddine karar verilmiş tashih şerhi kaldırılarak 1.500,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine…” 03.11.2016 tarihinde karar verilmiştir.
Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizce 16.10.2017 tarihli, 2017/1341 Esas – 7583 Karar sayılı ilamı ile “…davacı dava dilekçesinde dava değerini 10.000TL olarak göstermiş ise de yargılama aşamasında ıslah dilekçesi vererek dava deeğrini 955.000TL’sına yükselterek bu değer üzerinden harcını yatırmıştır. Islah ile harçlandırılan değer üzerinden davalı lehine… nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş,…” gerekçesiyle oyçokluğuyla bozulmuştur.
Davacı vekili, karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece “bir paydaşın payını başka bir paydaşa sattığı halde satın alan paydaşa karşı önalım hakkının kullanılamayacağı, dolayısıyla önalım davasının koşullarının oluşmadığı” gerekçesiyle davanın reddine ve davalı lehine 1.500,00TL vekalet ücreti takdirine dair 30.12.2014 tarihinde karar verildikten sonra 12.01.2015 tarihinde tashih şerhi ile vekalet ücretine ilişkin bendin davalı lehine “51.200,00TL” vekalet ücretine hükmedilmesi yönünde tashih edildiği, hükmü sadece davacı vekilinin temyiz ettiği ve Dairemizce de “HMK’nin 304. madde hükmüne aykırı olarak hükümde değişiklik yapılmasının mümkün olmadığı, mahkemece, tashih niteliğinde olmayan, hükmün vekalet ücretine ilişkin kısmının değiştirilmesinin doğru görülmediği” belirtilerek, “davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına” karar verildiği; bunun üzerine mahkemece yeniden yargılama yapılarak bozmaya uyulmasına karar verilip, “davanın redine, ayrıca 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” hükmedildiği, davalı vekilinin hükmü temyiz ettiği görülmektedir.
O halde, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine, özellikle bozma öncesi verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmediği, böylece davacı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek vekalet ücreti tayin edilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanması gerekirken bu husus dikkate alınmadan kararın bozulduğu anlaşıldığından davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 16.10.2017 tarihli, 2017/1341 Esas, 2017/7583 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, dosyada yeniden yapılan inceleme sonucunda; yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 16.10.2017 tarihli ve 2017/1341 Esas, 2017/7583 Karar sayılı bozma ilamının KALDIRILMASINA, yeniden yapılan temyiz incelemesi sonucunda davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, peşin yatırılan karar düzeltme harcının davacı tarafa iadesine, aşağıdaki yazılı onama harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, 04.12.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.