Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2017/4523 E. 2019/6001 K. 30.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/4523
KARAR NO : 2019/6001
KARAR TARİHİ : 30.09.2019

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10/08/2010 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02/07/2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar … ve … vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

_ K A R A R _

Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğu … İli, … İlçesi, 105 ada 154 parsel sayılı taşınmaz lehine, davalılara ait taşınmazlardan geçit hakkı kurulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkilinin 105 ada 156 parsel sayılı taşınmazın paydaşı olduğunu, davacı lehine geçit hakkı tesisi için daha uygun alternatifler bulunduğunu, 104 ada 153, 151 ve 191 parsel sayılı taşınmazlardan geçilebileceğini, geçit hakkı tesisinde objektif kriterlere ve fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesine dikkat edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile … İlçesi, … Köyü, 105 ada 154 No’lu parsel lehine, 105 ada 151, 150, 194 ve 192 parsel sayılı taşınmazlar aleyhine fen bilirkişi raporunda 5 numaralı alternatif olarak belirtilip sarı renkle boyalı 226,50 m2 alanda zorunlu geçit ittifakı kurulmasına karar verilmiş, 31.07.2014 tarihli tashih kararı ile hüküm sonucu değiştirilerek … İlçesi, … Köyü 105 ada 154 No’lu parsel lehine, 105 ada 153, 156, 168 ve 167 parsel sayılı taşınmazlar aleyhine fen bilirkişi raporunda 4 numaralı alternatif olarak belirtilip mor renkle boyalı 175,20 m2 alanda zorunlu geçit irtifakı kurulmasına karar verilmiştir.
Hükmü ve tashih kararını, davalı … vekili ve davalı … vekili temyiz etmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 304. maddesi gereğince sadece hükümdeki yazı ve hesap hataları mahkemece re’sen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 305. maddesinde de hüküm fıkrasında taraflara tanınan hakların ve yüklenen borçların tavzih yoluyla sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Bir başka anlatımla hükmü değiştirici nitelikte, taraflara tanınan hakları ve yüklenen borçlar değiştirir mahiyette hüküm genişletilemez ve sınırlanamaz (HMK m. 305/2).
Somut uyuşmazlıkta; mahkemece 02.07.2014 tarihli hüküm fıkrasında 03.12.2012 tarihli fen bilirkişisi raporunda gösterilen 5 numaralı alternatiften geçit hakkı tesisine karar verilmiş ise de 31.07.2014 tarihli tashih şerhi ile hüküm fıkrası değiştirilerek aynı bilirkişi raporunda 4 numaralı alternatif olarak belirtilen yerden geçit irtifakı kurulması doğru değildir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; tashih ve tavzihin yasal koşullarının oluşmadığı gözetilmeksizin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 304 vd. maddelerine aykırı biçimde hüküm sonucu değiştirilerek karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; bir kısım davalılar vekillerinin temyiz istemlerinin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 30/09/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.