Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2016/5907 E. 2019/260 K. 14.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/5907
KARAR NO : 2019/260
KARAR TARİHİ : 14.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.06.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R

Davacılar vekili, davacıların murisi …’ın 18.11.2012 tarihinde vefat ettiğini, terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacı … yönünden kendi açına asaleten açılan davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, davacı küçükler … ve … yönünden davanın kabulü ile …’ın terekenin borca batık olması nedeniyle mirasın hükmen reddedildiğinin tespitine karar verilmiştir.
Hüküm, davalı …Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki nüfus kayıtlarına göre adına mirasın hükmen reddi istenen … ve … dava tarihinde ergin değildir. Velisinin hukuki yararı ile küçüklerin hukuki yararlarının çatışma ihtimali varsa ergin olmayan küçüğün davada kayyım ile temsil edilmesi gereklidir (TMK m. 426/2).
Muris … mirasçısı … tarafından kendisine asaleten diğer mirasçılar … ve … velayeten açmış olduğu mirasın hükmen reddi davasında … ile … ve … arasında menfaat çatışması bulunduğundan … ve …’a kayyım tayin edilerek menfaat çatışmasının giderilmesi suretiyle yargılama yapılması gerekirken kayyım tayin edilmeden davaya devam olunması doğru görülmemiştir.
Ayrıca, davacıların Av. …’ye verdikleri vekaletnamede mirasın reddini içeren özel yetki bulunmadığından davacılar vekiline özel yetkiyi içeren vekaletname sunması için süre verilmesi ve bu eksikliğin tamamlattırılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken bu hususun gözardı edilmesi de yerinde değildir.
Mahkemece, belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.01.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.