Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2016/5559 E. 2019/992 K. 06.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/5559
KARAR NO : 2019/992
KARAR TARİHİ : 06.02.2019

14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.12.2008 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalı … ve davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

_ K A R A R _

Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, … İlçesi, … Köyü 26, 24, 30, 29, 28, 27, 34, 32, 31 ve 122 parsel sayılı taşınmazların maliki olduklarını, kendi arsalarına geçecek bir yolunun bulunmadığını, davalılara ait 169, 122, 131, 123, 24, 26, 28, 29, 30 parsellerden geçit hakkı tesis edilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili, davalı … ve davalı Hazine vekili temyiz etmiştir.
Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir.
Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir.
Geçit tesisi davalarında, başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir. Bu güzergah üzerindeki taşınmazların maliklerine dava dilekçesi ile husumet yöneltilmemiş olması kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından 6100 sayılı HMK’nin 124. maddesi gereğince dürüstlük kuralına aykırı olmayan bu taraf değişikliği talebi kabul edilerek davacının bu kişilerin harçsız olarak davaya katılmalarını sağlamasına imkan verilmelidir.
Somut olaya gelince, dosyadaki tapu kayıtlarına göre aleyhine geçit kurulan parsellerden 169 parsel sayılı taşınmaz davalı …’e ait olup, …’in yarı hissesinin üzerinde …’e ait 28.05.2003 tesis tarihli intifa hakkı bulunmaktadır. İntifa hakkı başkasına ait bir malvarlığı veya eşya üzerinde belirli bir kişiye tam yararlanma imkanı sağlayan bir irtifak hakkı olup, gayrimenkul maliki eşyanın veya hakkın öz değerini kendisinde tutarak, bunlardan elde edilecek yararı belirli bir kişiye tahsis etmektedir. Bu nedenle parsel aleyhine kurulacak geçit irtifakı intifa hakkı sahibini doğrudan etkileyecektir. O halde, adı geçen intifa hakkı sahibine dava dilekçesi tebliğ edilerek husumet yöneltilmeli, taraf teşkili tamamladıktan sonra davanın esası hakkında bir karar verilmelidir.
Mahkemece, yukarıda değinilen hususlar gözetilmeksizin eksik taraf teşkiliyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatıran iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.