Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2016/4481 E. 2019/102 K. 08.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/4481
KARAR NO : 2019/102
KARAR TARİHİ : 08.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki geçit hakkı tesisi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalılardan … vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

_ K A R A R _

Dava, geçit hakkı tesisine ilişkindir.
Mahkemece 07.01.2016 tarihinde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davalılardan … hükmü temyiz etmiştir.
I.) Dosyanın incelenmesinde;
Davalı 950 numaralı parselin güncel tapu kaydının dosyada bulunmadığı anlaşıldığından bahsi geçen parselin tapu kaydının temini ile dosya arasına konulmasına,
II.) 7201 sayılı Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir.
1) Bu kanun değişikliğine göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21/2. maddesi uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligat, öncelikle bilinen veya gösterilen en son adresine, mavi renkli zarf kullanılmaksızın ve adres kayıt sistemindeki adres olduğuna ilişkin şerh verilmeksizin Kanunun 10. maddesine göre normal bir şekilde çıkarılmalıdır. Muhatabın bu adreste bulunmaması durumunda, tebliğ memurunca Kanunun 20 ve 21. maddesinin birinci fıkrası ile Tebligat Yönetmeliğinin 29. maddesi uyarınca, muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir.
2) Muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrılması ve yeni adresinin de tebliğ memurunca tespit edilememesi durumunda, tebliğ evrakının tebligatı çıkaran mercie geri gönderilmesi gerekir. Ancak bu aşamadan sonra, Kanunun 10/2 ve Yönetmeliğin 16/2. maddeleri nazara alınarak, tebliğ evrakının açık mavi renkli zarfla, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek, Kanunun 21/2. maddesine göre tebliği mümkün olabilecektir.
Tebligat Kanununun 10/2 ve 21/1 ve 2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, davalılardan …’ya gerekçeli kararın komşu adı yazılmaksızın TK m. 21/1’e göre tebliğ edilmesi, yukarıda belirtilen hükümlere aykırı olduğundan ve muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağından usulüne uygun değildir.
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; gerekçeli karar, davalılardan …’ya 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre tebliğ edilmiş ise de tebligatın komşu ismi yazılmaksızın yapılması sebebiyle usulüne uygun olmadığı anlaşılmakla, davalı …’ya 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliği sağlanarak yasal temyiz süresi de beklenildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 08.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.