Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2016/4398 E. 2019/84 K. 08.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/4398
KARAR NO : 2019/84
KARAR TARİHİ : 08.01.2019

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, 06.11.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın gerçek reddi talebi üzerine dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; talebin mirasın hükmen reddi olduğu gerekçesiyle dava dosyasının reddine, görevli ve yetkili mahkemenin … Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna dair verilen 17.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, mirasın gerçek reddi talebine ilişkindir.
Davacı vekili, muris …’ün 15.07.2015’te vefat ettiğini, murisin uzun yıllar önce Almanya’ya yerleştiğini, davacının babası olan murisle Almayanya’ya yerleşmeden önce ve sonrasında iletişiminin kopuk olduğunu, davacının akrabalarıyla 01.11.2015’teki sohbetleri sırasında babasının öldüğünü öğrendiğini, murisin gerçekte nerede ve ne zaman öldüğünü bilmediğini belirterek mirasın kayıtsız şartsız olarak reddini talep etmiştir.
Mahkemece, talebin mirasın hükmün reddi olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin reddine, görevli ve yetkili mahkemenin… Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerçek ret, mirasçıların sulh mahkemesine sözlü veya yazılı beyanı ile yapılır (TMK m. 609). TMK 606. maddesinde ise; “Miras 3 ay içerisinde reddolunabilir. Bu süre, yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe mirasbırakanın ölümünü öğrendikleri tarihten itibaren işlemeye başlar.” hükmüne yer verilmiştir. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re’sen dikkate alınması gerekir.
Somut olayda, davacı yasal mirasçı tarafından ölümden itibaren üç ay içinde mirasın gerçek reddi talebinde bulunulmamış ise de, davacı ölümü ve mirasçı olduğunu 01.11.2015 tarihinde öğrendiğini beyan etmiştir. Mahkemece davacıya murisin ölümünü daha sonra öğrenme durumu hakkında delillerini sunması için imkan verilip; gösterdiği taktirde delillerin toplanması, davanın hak düşürücü sürede açılıp açılmadığının tespitiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.
Ayrıca, davacının Av. …’ye verdiği vekaletnamede mirasın reddini içeren özel yetki bulunmadığından davacı vekiline özel yetkiyi içeren vekaletname sunması için süre verilmesi ve bu eksikliğin tamamlattırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.
Mahkemece, belirtilen hususlar üzerinde durulmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 08.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.