Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2016/4358 E. 2019/121 K. 08.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/4358
KARAR NO : 2019/121
KARAR TARİHİ : 08.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.07.2014 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve sınırın eski hale getirilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, orman kesim sahasına elatmanın önlenmesi ve sınırın eski haline getirilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili… Köyü hudutları 442 sayılı Köy Kanununun 5’inci maddesi gereğince 23.06.1994 tarihinde dönemin Türkeli İlçesi Kaymakamı tarafından oluşturulan heyet marifetiyle belirlendiğini, bu konu ile ilgili olarak hazırlanan “Sınır Tespit Tutanağı” köy muhtarları ve heyetlerinin de katılımıyla imzalandığını ve sınırlar belirlendiğini, aynı mahiyette sınır tespiti gerek Satı Köyü için gerekse de … köyü için 1938 yılında yapıldığını, bu hususta tutulan tutanaklar … …Kazası Muhasebei Hususiye Memurluğu kayıtlarına da geçtiğini, tespit edilen mülki sınırlar içerisinde kalan bölgelerde sahiplik ve zilyetliği bulunan kişilerin dilediği gibi tasarrufta bulunabileceği yasanın amir hükmünde olduğunu, yine aynı yasanın 729 maddesi ile bu gibi yerlerin üst hakkına konu edilemeyeceği de kabul edildiğini, … Köyü Orman kesim sahasının dışına çıkmak suretiyle davacı … mülki hudutları içerisinde bulunan Orman kesin sahasına tecavüzle haksız müdahele de bulunduğunu, Satı Köyü mülki hudutlarına, … Köyü Tüzeli kişiliğinin tecavüzü ile meydana gelen ve halen devam eden müdahelenin men’ine, sınırın eski hale getirilmesine, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacı köy sınırlarına müdahalesinin olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Somut olayda, davacı köy vekili dava dilekçesinde davalının orman kesim sahasına tecavüz ettiğini belirterek, elatmanın önlenmesi ve sınırı eski hale getirilmesini dava ve talep etmiştir. Mahkemece davacı vekili 26.05.2015 tarihli dilekçesi ve ekli krokisinde ihtilaf konusu yapılan yerleri krokide yeşil renk ile belirttiği davalı tarafından müdahale edildiği iddia edilen yerin davalı köy mülki sınırları içerisinde kaldığı gerekçesiyle araştırma ve keşif yapılmadan davanın reddine karar verilmiştir. Davacı orman kesim sahasına tecavüz edildiğini iddia ettiğinden orman işletme müdürlüğünden dava konusu alana ilişkin tahsis kararı bulunup bulunmadığı sorularak, tahsis kararının bulunması halinde dava konusu taşınmazı iyi bilen, olabildiğince yaşlı ve davada menfaati bulunmayan taraf köyler dışında yerel bilirkişiler belirlenmeli, bu kişilerin ve taraf tanıklarının huzuru ile yeniden keşif yapılıp 6100 sayılı HMK’nin 259/2 maddesi gereğince taşınmaz başında dinlenmeli, tahsis kararında belirtilen sınırlar uzman bilirkişiler tarafından tespit edilerek keşfi izlemeye ve infaza yeterli olacak şekilde keşif krokisinde işaretlenmelidir. Yerel bilirkişilerin ve tanıkların sözleri toplanacak diğer delillerle birlikte değerlendirilerek yukarıdaki ilkelere uygun inceleme ve araştırmayla bir karar verilmelidir. Bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.