YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/4279
KARAR NO : 2019/1039
KARAR TARİHİ : 07.02.2019
14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.04.2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, 476 ada 9 parsel sayılı taşınmazda bulunan, 1 numaralı bağımsız bölüm üzerindeki ortaklığın öncelikle aynen taksim, mümkün olmaması halinde satış suretiyle giderilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, dava konusu taşınmazda taksimin mümkün olmadığını beyan ederek ortaklığın satış suretiyle giderilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur.
Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup re’sen yargılamanın her aşamasında gözönünde bulundurulması gerekir.
Somut olayda; dava konusu taşınmazın tapu kayıt maliki …’ın mevcut nüfus kaydına uygun olarak düzenlenen veraset ilamına göre taraf teşkili sağlanmış gibi gözükse de temyiz dilekçesinden sonra davacı vekili tarafından gönderilen … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.08.2016 kesinleşme tarihli, 2015/139 Esas, 2016/300 Karar sayılı kararına göre, murisin nüfus kaydında düzeltim yapıldığı, davalılar olan …, … ve …’in kayıtlarının muris …’ın nüfus kaydından silindiği anlaşılmıştır.
Mahkemece; nüfus kaydında düzeltim davasının sonucuna göre, davacıya mevcut veraset ilamının iptali davasını açmak üzere yetki ve süre verilmeli, davacı tarafından yeni veraset ilamı alınmalı, bu veraset ilamına göre taraf teşkili sağlanmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 07.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.