Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2016/4273 E. 2019/1147 K. 12.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/4273
KARAR NO : 2019/1147
KARAR TARİHİ : 12.02.2019

14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.01.2003 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar … ile … vekili ve davalı … vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, 10587 parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini istemiştir.
Davalı … … vekili, dava konusu taşınmazın imar uygulaması sonucu oluştuğunu ve müvekkilinin dava konusu taşınmazda paydaş kılındığını, taşınmaz üzerinde müvekkiline ait 4 katlı bina bulunduğunu belirterek taşınmazdaki ortaklığın aynen taksim suretiyle giderilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili, müvekkillerinin dava konusu taşınmaz üzerinde imar uygulamasından önce yaptıkları 3 katlı binaları bulunduğunu, diğer davalı … ‘ın ise 4 katlı binasının bulunduğunu belirterek taşınmazdaki ortaklığın aynen taksim suretiyle giderilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalılar … ile … vekili ve davalı … vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davalılar … ile … vekili ve davalı … vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş ve reddi gerekmiştir.
2-Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%…) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Somut olaya gelince; dava konusu 10587 parsel sayılı taşınmazın yapılan imar uygulaması sonucu 27.12.1995 tarihinde davalıların taşınmazda paydaş kılınmak suretiyle tescil olunduğu, taşınmaz üzerinde davalı … ‘a ait zemin ve 3 kattan oluşan yapı ile davalılar …, … ve …’a ait 3 katlı fabrika binası bulunduğu, davalı …’ın taşınmazdaki 77/2400 payını yargılama sırasında eşit oranda diğer davalılar … ve …’a satış suretiyle devrettiği anlaşılmaktadır. 12.10.2015 tarihli inşaat ve fen bilirkişisi raporunda taşınmaz üzerinde bulunan zemin ve 3 kattan oluşan yapının değerinin 209.000,00TL, taşınmaz üzerinde bulunan 3 katlı fabrika binasının değerinin 348.480,00TL olduğu ve taşınmazın zemin değerinin 3.103.550,00TL olduğu belirlenerek paydaşlara payları oranında verilmesi gereken satış bedelinin belirlendiği, ne var ki yapılan muhdesat oranlamasının yukarıdaki ilkeler doğrultusunda yapılmadığından doğru olmadığı ve mahkemece hüküm kurulurken muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi paydaşlara, geri kalan bedelin ise payları oranında paydaşlara dağıtılması gerektiği düşünülmeksizin infaza elverişli olmayacak şekilde muhdesat oranı belirtilmeksizin muhdesat bedelinin, muhdesat sahibine ödenmesi şeklinde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalılar … ile … vekili ve davalı … vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalılar … ile … vekili ve davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 12.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.