Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2016/3922 E. 2018/9274 K. 20.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3922
KARAR NO : 2018/9274
KARAR TARİHİ : 20.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.07.2014 gününde verilen dilekçe ile beyanlar hanesindeki kaydın terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, beyanlar hanesindeki kaydın terkini isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, … İli, … İlçesi, … Mahallesi 11326 ada 2 parselde bulunan müvekkiline ait taşınmazın beyanlar hanesinde yer alan “zuhur edene 1063 m2 fazlalık Maliye Hazinesine aittir” kaydının terkinini istemiştir.
Davalı Hazine vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı Hazine vekili temyiz etmiştir.
Tebligat Kanununun “İlanen tebligat” karar başlıklı 28. maddesinin 1 ila 3. fıkralarında; “Adresi meçhul olanlara tebligat ilanen yapılır.”
Yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılamıyan ve ikametgahı, meskeni veya iş yeri de bulunamıyan kimsenin adresi meçhul sayılır.
Adresin meçhul olması halinde keyfiyet tebliğ memuru tarafından mahalle veya köy muhtarına şerh verdirilmek suretiyle tesbit edilir. Bununla beraber tebliği çıkaran merci, muhatabın adresini resmi veya hususi müessese ve dairelerden gerekli gördüklerine sorar ve zabıta vasıtasıyla tahkik ve tespit ettirir.”,
Tebligat Kanunun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin “Adresin meçhul olması” karar başlıklı 48. maddesinde; (1) Bu Yönetmelik hükümleri uyarınca kendisine tebligat yapılamayan, tebliğ memuru tarafından adresi tespit edilemeyen, adres kayıt sisteminde de yerleşim yeri adresi bulunmayan kişinin adresinin tespiti için tebligatı çıkaran merci tarafından adres araştırması yapılır.
(2) Tebligatı çıkaran merci, muhatabın adresini öncelikle resmî veya özel kurum ve dairelerden, bunlardan sonuç alınamadığı takdirde kolluk vasıtasıyla araştırabilir ve tespit ettirebilir. Yapılan araştırmalara rağmen muhatabın adresinin tespit edilememesi halinde adres meçhul sayılır.
(3) Adresi meçhul olanlara tebligat ilanen yapılır.
(4) İlânen tebligat, bu Maddedeki usuller izlendikten sonra başvurulacak son çaredir” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olaya gelince; davalı …’ın dava konusu … İli, … İlçesi, … Mahallesi 11326 ada 2 parsel sayılı taşınmazda 3/128 hisse ile paydaş olduğu ve taşınmazın beyanlar hanesinde “zuhur edene 1063 m2 fazlalık Hazineye aittir (… hissesi)” kaydının bulunduğu anlaşılmıştır.
Dosya içerisinde mevcut … 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/189 Esas, 2008/459 Karar sayılı davada davacısının … olduğu, davacının mirasbırakanı olan eşi … ’in ölümünden sonra nüfus kaydında … ’den olma … isimli çocuğunun kayıtlı olduğunu öğrendiklerini, gerçekte böyle bir kişi olup olmadığını bilmediklerini, …’a ulaşamadıklarını beyan ederek …’ın gaipliğine karar verilmesini istediği, mahkemenin gerçekte varlığı şüpheli olan bir kişi hakkında gaipliğe karar verilemeyeceğinden bahisle davanın reddine karar verildiği görülmüştür.
Dava konusu taşınmazda paydaş olan davalı …’a dava dilekçesinin Tebligat Kanunu ve Tebligat Yönetmeliği hükümleri nazara alınmaksızın gerekli araştırma yapılmadan ilanen tebliğ edildiği, gerekçeli kararın ise yasada izlenmesi gerekli olan yöntem izlenmeden Tebligat Kanunu madde 35’e göre tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Tapudaki pay maliki … ’ın kim olduğu anlaşılamıyorsa adı geçene kayyım tayin edilmesi yönünde davacıya yetki ve süre verilmesi ve atanacak kayyım huzuruyla davanın görülmesi, aksi durumda …’ın adresinin tapu sicil müdürlüğünden sorulması adreslerinin bulunmaması halinde tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin esas alınarak nüfus kayıt sisteminde kayıtlı adresleri olup olmadığı araştırılması burada da bir adres bulunmaması halinde yapılacak adres araştırması sonucu belirlenen adreslere, geçerli adres bulunmaması halinde ilan yoluyla tebligat yapılması suretiyle HMK’nin 27. maddesi uyarınca taraf teşkili sağlandıktan sonra hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.