Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2016/3881 E. 2019/74 K. 07.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3881
KARAR NO : 2019/74
KARAR TARİHİ : 07.01.2019

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 15.06.2016 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili, davalı ve dahili davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacılar, 1176 ada 301 parsel numaralı taşınmazda ortaklığın paydaşlar arasında satış yoluyla giderilmesini talep etmişlerdir.
Davalı, ortaklığın satış yoluyla giderilmesi ile satışın ortaklar arasında yapılması gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile ortaklığın umum arasında satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davacılar vekili, davalı … ve dahili davalı vekili temyiz etmişlerdir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. 6100 Sayılı HMK’nin 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; davaya konu 301 parsel sayılı taşınmaz paylı olarak tapu kayıt malikleri adına kayıtlıdır. Müflis … 5 Konut Yapı Kooperatifinin, tapu kaydına göre payı bulunmadığından kooperatifi temsilen iflas masasının davaya dahil edilmesi ve bilirkişi raporuna atıf yapılmak suretiyle muhdesat bedelinin davaya dahil edilen kooperatife ödenmesi, ayrıca davada taraf olması gerekmeyen iflas masası yararına vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacılar vekili, davalı … ve dahili davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, temyiz harcının istek halinde iadesine 07.01.2019 günü oy birliği ile karar verildi.