YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3275
KARAR NO : 2018/8084
KARAR TARİHİ : 22.11.2018
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.12.2012 gününde verilen dilekçe ile İcra İflas Kanununun 121. maddesinde yer alan yetki belgesine dayalı olarak ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili ve diğer davalılar , … tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, İcra İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak açılan ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, davalılardan …’ın aleyhine açılmış icra takip dosyasından müvekkiline borçlu bulunduğunu, icra dairesinden alınan bilirkişi raporu sonucu … hissesinin tek başına satılamayacağının tespiti üzerine icra hukuk mahkemesinden yetki belgesi alındığını beyanla, davalı borçlu …’ın diğer davalılarla paylı malik olduğu dört adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili ile davalı …, yargılama aşamasındaki beyanlarında davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü davalılar … vekili ve diğer davalılar ayrı ayrı temyiz etmiştir.
5578 sayılı Kanun ile değiştirilen 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nun 8. maddesi gereğince bölünemez büyüklükteki … arazilerinin mirasa konu olmaları ve üzerlerinde her ne sebeple gerçekleşmiş olursa olsun birlikte mülkiyetin mevcut olması durumunda bu arazilerin ifraz edilemeyeceği, payların 3. şahıslara satılamayacağı, devredilemeyeceği hükmü mevcutken, 5403 sayılı Kanun’un 8. maddesinde 30.04.2014 tarihli ve 6537 sayılı Kanun’un 4. maddesi ile yapılan ve 15.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle “… arazileri Bakanlıkça belirlenen büyüklüklerin altında ifraz edilemez, hisselendirilemez. … taşınmazlarının satış işlemleri hariç olmak üzere pay ve paydaş adedi artırılamaz….” şeklinde düzenleme yapıldığından artık asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin altındaki arazilerde de payın üçüncü şahıslara satışı ve devri mümkün hale gelmiştir.
Bu durum kanun değişikliğinden kaynaklandığından usuli kazanılmış hak da oluşturmaz.
Somut uyuşmazlıkta; dosya içerisindeki … kayıtlarına göre davalı borçlu …, dava konusu taşınmazlarda paylı malik durumundadır. Yukarıda bahsedilen yasal değişiklikle davacı alacaklı tarafından borçlunun haczedilen payının doğrudan icra yolu ile satışı mümkün hale geldiğinden davacı alacaklının İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi gereğince yetki alarak dava konusu taşınmaz yönünden ortaklığın giderilmesi davası açmasında hukuki yararı kalmamıştır.
Mahkemece, … İlçesi, … Köyünde (…) kâin 953, 950, 807, 99 parsel sayılı taşınmazlar yönünden hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 22.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.