Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2016/17526 E. 2020/6484 K. 21.10.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/17526
KARAR NO : 2020/6484
KARAR TARİHİ : 21.10.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25/06/2014 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19/07/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı kayyım vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Davacı, 141 ada 2 parselde kayıtlı 7 numaralı taşınmazın maliki olduğunu, söz konusu taşınmaza imar uygulaması sırasında … oğlu … lehine 217.150.000,00 ETL bedelli kanuni ipotek tesis edildiğini, davalının soyisminin bilinmediği için kendisine ulaşılamadığını belirterek davalıya kayyum atanabilmesi için taraflarına yetki verilmesini ve tesis edilen kanuni ipoteğin kaldırılmasını istemiştir.
Davalı kayyum vekili, ipoteğin güncel bedelinin tespitine ve belirlenecek bedelin davalıya ödenmesine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 141 ada 2 parselde kayıtlı 7 numaralı bağımsız bölüm üzerindeki davalı … (… oğlu) adına kayıtlı 24/03/2004 tarih ve 2775 yevmiye numaralı 217.150.000,00 ETL bedelli ipoteğin kaldırılmasına, karar kesinleştiğinde depo edilen 217,50 TL ipotek bedelinin davalı hak sahibine ödenmesine karar verilmiştir.
Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli görülmemiştir.
Dava konusu ipoteğin dayanağı olan belgeler getirtilmeli, imar uygulaması ile tesis edildiği saptandığı takdirde, imar uygulamasına ilişkin Belediye Encümen Kararı, şuyulandırma cetvelleri imar uygulaması öncesine ait kadastral parsellerinin tedavüllü tapu kayıtları (geldi ve gitti kayıtları denetlenebilir biçimde kütük sayfaları) da temin edilmelidir.
Dava konusu taşınmazda ipotek lehtarının ipoteğe çevrilen taşınmaz miktarının kuşkuya yer bırakmayacak biçimde saptanması ve buna göre ipoteğe çevrilen taşınmaz miktarının dava tarihindeki rayiç bedelinin belirlenmesi ve saptanan bu ipotek bedelinin davacı tarafından depo edilmesinden sonra sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.
Yerel mahkemece yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.10.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.