Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2016/13253 E. 2019/4675 K. 22.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13253
KARAR NO : 2019/4675
KARAR TARİHİ : 22.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.11.2013 gününde verilen dilekçe ile yola elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın davalı … yönünden kabulüne, diğer davalılar yönünden reddine dair verilen 30.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davacının …. İlçesi 117 ada 3 parsel sayılı taşınmazda oturduğunu, davalıların komşu 118 ada 1 ve 2, 116 ada 43 ve 44 parsel sayılı taşınmazlarda malik olduklarını, duvar örmek suretiyle köy yoluna tecavüz ettiklerini, haklarında idari men kararı olduğunu ve ceza davası açıldığını, davalıların köy yoluna elatmaları nedeniyle davacının traktörü ile köy yolundan geçişinin imkansız hale geldiğini belirterek, davalıların köy yoluna yaptıkları elatmanın önlenmesini ve tecavüzlü duvarın yıkılarak taşınmazın eski hale getirilmesini istemiştir.
Davalı …, dava konusu yerle bir ilgisinin olmadığını, bu yerde adına kayıtlı taşınmaz da bulunmadığını, duvarların eski duvar olup yola bir tecavüzünün de olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Davalı …, taşınmazının sınırlarını krokiye uygun hale getirerek müdahaleyi ortadan kaldırdığını beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalılar …., … ve … aleyhindeki davanın reddine, davalı … aleyhindeki davanın kabulüne, krokide 116 ada 44 parselin A harfi ile gösterilen 12.82m2’lik kesimi ile bu davalının yola yaptığı elatmanın önlenmesine, yola tecavüzlü duvarın kal’ine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, yola elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir.
Türk Medeni Kanununun 715. ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/B maddeleri hükümleri gereğince yollar özel mülke konu teşkil edemeyecek yerlerden olup kamu malı niteliğindedir ve yararlanılması umuma aittir.
Dava, davacı tarafından davalılar … ve … aleyhine açılmıştır. 116 ada 44 parsel sayılı taşınmaz davalı …’a aittir. 118 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili … aleyhine dava açılmış ise de bu parselin …’a ait olduğu tapu kayıtları ile anlaşılınca, maddi hata sonucu davalı …’a husumet yöneltilmiş olması nedeniyle, tapu maliki … davaya dahil edilerek, doğru kişiye husumet yöneltilmiş ve davada taraf sıfatını almıştır.
Dosyada mevcut ve hükmen esas alınan 19.11.2014 tarihli fen bilirkişiler …tarafından düzenlenmiş olan rapor ve ekindeki krokiye göre …’ın malik olduğu 118 ada 1 parselde yapılmış olan duvar nedeniyle de yola 9,98 m2 miktarında tecavüz edildiği anlaşılmıştır. Şu duruma göre krokide B harfi ile gösterilen dava konusu yere ilişkin ve davaya dahil edilen … yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.,
Kabule göre de; hüküm kısmında… isimli davalı yönünden davanın reddine ilişkin karar verilmiş ise de; eldeki davada… isimli bir davalı bulunmamaktadır. Davada yer almayan … davalı yönünden davanın reddine ilişkin hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.