Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2016/11506 E. 2019/5594 K. 23.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/11506
KARAR NO : 2019/5594
KARAR TARİHİ : 23.09.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 08.05.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 25.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacılar vekili, 12.12.2014 tarihinde vefat eden muris …’nün terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, dava açıldıktan sonra varolan icra takibi İstanbul 12. İcra Mahkemesi 2015/420 Esas, 2015/584 Karar sayılı ilamla iptal edildiğinden konusu kalmayan davada karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
Dava, TMK’nin 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Mirasçılar Türk Medeni Kanununun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir. Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur.
Mahkemece, davanın konusuz kalması nedeniyle hüküm kurulmuş ise de davalı sıfatı ile husumet yöneltilen alacaklının vaki takibinin iptali nedeni ile davanın reddi ile davacı vekili yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına ve davacı vekili yararına vekalet ücretine takdir edilmesine dair hüküm kurulması doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nin 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm sonucunun 1. bendinin çıkartılarak yerine “davanın reddine” sözcüklerinin ve yine hüküm sonucunun 3. bendinin çıkartılarak yerine “davacı vekili lehine vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına” sözcüklerinin yazılmak suretiyle düzeltilmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.09.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.