Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2016/10092 E. 2019/4472 K. 16.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/10092
KARAR NO : 2019/4472
KARAR TARİHİ : 16.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.04.2013 gününde verilen dilekçe ile miras payı oranında menkullerin aidiyetinin tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, müvekkilinin babası ….’ın 21.10.2011 tarihinde vefat etiğini, müvekkili ile davalının kardeş olduklarını, mirasbırakan adına kayıtlı … Kasabası 523 parsel 370 metrekarelik taşınmazın mirasbırakan tarafından depo olarak kullanıldığını bu depoda menkul mallar olarak 2 kuyu 7 ton uslu zeytin, 3 polyester orta boy 2 ton gemlik zeytin, 40 çuval 50 kg.’lik tuz, 2 ton küçük uslu zeytin, 10 ton yeşil domat zeytin, 1 kuyu 4 ton büyükboy edremit zeytin, 1 polyester 1.000 kg. ortaboy edremit zeytin, 1500’lük polyesterde 1 ton büyük boy gemlik zeytin, 1000’lik polyesterde 750 kg. uslu zeytin, 700’lük polyesterde 500 kg. küçük boy uslu zeytin, sargınlar marka kayışlı zeytin eleme makinası, 17 adet polyester olmak üzere toplam 27.300,00TL bedelli menkullerin kaldığını, murisin mirasının 2 pay kabul edildiğini, bu menkullerin yarısının müvekkiline ait olduğununun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının Akhisar Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/13 sayılı dosyası ile tereke davası açtığını, derdestlik itirazında bulunduğunu, dava dilekçesinde belirtilen bütün menkullerin müvekkiline ait olduğunu, müvekkilinin kendi evinde zeytin kuyusu bulunmadığından murisinin rızasını da alarak murisin deposuna koyduğunu, murisin 20 yılı aşkın bir süredir çalışmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme, tapuda muhdesat aidiyetine ilişkin şerh olmadığından ve davacının miras payı oranında muhdesat üzerinde hak sahibi olduğundan davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar vermiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı, miras bırakana ait olan taşınmazdaki depoda bulunan menkul malların yarısının kendisine aidiyetini talep etmekle mirasta istihkak iddiasında bulunmuştur. Davacının mirasçılığına yönelik bir itiraz bulunmamasına karşın davalı taraf, menkul malların aidiyetine yönelik uyuşmazlık çıkarmıştır. Davacının mirasta istihkak davası açma imkanı varken tespit talep etmesinde hukuki yararı bulunmamaktadır. Mahkemece bu gerekçe ile davanın reddi gerekirken yazılı gerekçe ile ret hükmü kurulması doğru görülmemiştir. Ancak bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nun 438/son maddesi gereğince hükmün gerekçesinin değiştirilerek düzeltilmiş gerekçe ile onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün gerekçesinin yukarıdaki şekilde DEĞİŞTİRİLEREK DÜZELTİLMİŞ bu gerekçe ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.05.2019 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY
Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanması görüşünde olduğumuzdan sayın çoğunluğun kararına katılamıyoruz.