Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2015/9362 E. 2015/9511 K. 26.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/9362
KARAR NO : 2015/9511
KARAR TARİHİ : 26.10.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 15.10.2010 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.03.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, komşuluk hukukuna dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, maliki olduğu taşınmazın 03.09.2010 tarihinde üst kat dairesinden sızan atık sular nedeniyle hasara maruz kaldığını ileri sürerek hasarlı imalat tutarı olarak 6.741,96 TL, onarım süresince 42 gün kira geliri kaybı 3.010,00 TL olmak üzere toplam 9.751,96 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulü ile 13.07.2011 tarihli bilirkişi raporunda hesaplanan 8.891,96 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Hükmü, davalılar … ….., …, …, … temyiz etmişlerdir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre bir kısım davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Mahkemece, yapılan keşif sonrasında düzenlenen 13.07.2011 tarihli bilirkişi raporunda, ortak alandan geçen atık su borularının zamanla eskimesi, yıpranması ve yapım esnasındaki hata ve kusurlar neticesinde tıkanan boru bağlantılarının gevşemesi ve açılması sonucunda davacının dükkanını su bastığı belirtilmiştir.

Dava konusu taşınmaz tapu kaydında arsa olarak kayıtlı olup, davacı ve diğer paydaşlar farklı oranlarda paya sahip olduklarından, meydana gelen zarardan payları oranında sorumlu tutulmaları gerekir. Bu durumda mahkemece, davacının payı düşülerek geri kalan tazminat bedelinin davalılardan payları oranında tahsiline karar verilmesi gerekirken belirtilen husus gözardı edilerek davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmaları doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bir kısım davalıların diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca bir kısım davalıların temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 26.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.