Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2015/2330 E. 2015/3170 K. 23.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2330
KARAR NO : 2015/3170
KARAR TARİHİ : 23.03.2015

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, 24.07.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.10.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

_K A R A R_

Dava, mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, vekil edeninin babası …’in 17.10.2006 tarihinde, annesi …’in 14.10.2011 tarihinde vefat ettiğini, davacının … vatandaşı olduğunu, anne ve babası vefat eden davacının …’da mevcut miras hakları için … ve …’in mirasçılarını gösterir mirasçılık belgesi verilmesini istemiştir
Mahkemece, taşınır mallar yönünden davanın kabulüne, taşınmaz mallar yönünden murislerin iki mirasçılarının da … vatandaşı olduğu gerekçesi ile pay verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Daha önce Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 16.10.2014 tarihli, 2013/22245 Esas 2014/18447 Karar sayılı mahalline iade kararında; davacıların murisleri … ve …’in ölüm tarihleri itibariyle … ile Türkiye arasında miras yoluyla taşınmaz mal edinilmesi konusunda karşılıklılık bulunup bulunmadığının … Bakanlığından sorulması istenmiş ise de mahkemece bu konuda yeterli araştırma yapılmadığından öncelikle dosya içerisindeki … Bakanlığı … Genel Müdürlüğü’nün yazıları da dikkate alınarak davacı vekilinden davacının …ndeki ikametgahı ve nüfusa kayıtlı olduğu yer hakkında bilgi alınarak, karşılıklılık bulunup bulunmadığının … Bakanlığından sorulması,
Ayrıca davacı … (…) hakkında Türk vatandaşlığının kaybettirilmesi kararı mevcut olup olmadığı da araştırılarak alınacak yazı cevaplarına göre davacının Türkiye’de taşınmaz mal edinme hakkı olup olmadığı kesin olarak belirlendikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 23.03.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.