YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1945
KARAR NO : 2015/6390
KARAR TARİHİ : 09.06.2015
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 10. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/06/2014
NUMARASI : 2014/282-2014/341
Davacılar vekili tarafından, 17.04.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesi verilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mirasçılık begesinin verilmesine dair 19.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, mirasçılık belgesi verilmesi isteğine ilişkindir.
Davacılar vekili, davacıların murisi M.. Ö..’in ölüm tarihinin 23.01.2014 olduğunu, mirasçılardan M.. Ö.. ile S.. Ö..’in mirası reddettiklerini ileri sürerek mirasçılık belgesi verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile muris M.. Ö..’in mirası “8” pay kabul edilerek; “2” payın sağ eş G.. S..’ya, “3” payın oğlu M.. Ö..’e, “3” payın ise oğlu S.. Ö..’e aidiyetine, M.. Ö.. ile S.. Ö..’in mirası reddetmeleri hususunun terekenin paylaşımı sırasında gözönünde bulundurulmasına karar verilmiştir.
Hükmü davacılar vekili, mirasçılık belgesinde mirası reddedenlerin miras paylarının davacı mirasçıya intikal şeklinin kararda gösterilmesi gerektiğini belirterek temyiz etmiştir.
Mirasçılık belgesi verilmesi hususu TMK’nın 598. maddesinde düzenlenmiştir. Mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar adına düzenlenmiş bulunan kişi ve kişilerin mirasçılığı lehine bir karine oluşturur. Bu belge; murisin mirasçıları arasındaki ırs (soy) ilişkisini göstermesi yanında mirasın (terekenin) mirasçılara intikalini de sağlayıcı bir işleve sahiptir. Bu nedenlerle mirası reddeden (TMK m. 605/1) mirasçı veya mirasçılar varsa düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirası ret durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi mirası ret nedeniyle, mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin (kime kalacağının) gösterilmesi gerekir. Bu bakımdan; verilen mirasçılık belgesinde yasal mirasçılar ile bunların miras paylarının gösterilmesi yerinde ise de “mirası reddin hukuki sonuçlarının terekenin paylaştırılmasında dikkate alınmasına” şeklindeki kabul hatalı olmuştur.
TMK’nın 611. maddesindeki “Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi hak sahiplerine geçer” hükmü gereğince mirası reddedenlerin miras paylarının diğer mirasçılara intikal şeklinin kararda gösterilmesi gerekir. Bu hüküm karşısında, mirası reddeden mirasçılar M.. Ö.. ile S.. C..Ö..’in miras payı tamamen mirası reddetmeyen G.. S..’ya geçmiş olacaktır.
Sonuç olarak mahkemece, temyize konu kararda olduğu şekilde ret durumu yokmuş gibi yasal mirasçılar ve miras payları gösterildikten ve mirası reddeden mirasçılar işaret edildikten sonra; mirası reddeden mirasçılar gözönüne alındığında “yasal mirasçılar M.. Ö.. ile S… C.. Ö..’in mirası ret durumu nedeniyle muris M.. Ö..’in yasal mirasçısı sıfatını kaybetmiş olduklarının ve bunların payının G.. S..’ya intikal etmiş olduğunun böylece muris M.. Ö..’in mirasının tamamı bir pay kabul edilerek sağ eş G.. S..’ya intikal edeceğinin belirtilmesine” şeklinde karar oluşturulmalıdır.
Mahkemece belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 09.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.