Yargıtay Kararı 14. Hukuk Dairesi 2015/1931 E. 2015/6158 K. 04.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1931
KARAR NO : 2015/6158
KARAR TARİHİ : 04.06.2015

MAHKEMESİ : Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/02/2014
NUMARASI : 2013/213-2014/117

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.04.2013 gününde verilen dilekçe ile mirası reddin iptali istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 19.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan H.. K.. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, mirası reddin iptali isteğine ilişkindir.
Davacı, davalıların murisi İ.. K..’ün Antalya 7. Asliye Hukuk Mahkemesine ait 2010/326 Esas sayılı dosyadaki borçtan kurtulmak için üzerine kayıtlı taşınmazları sağlığında eşine ve oğluna intikal ettirdiğini, vefatından sonra mirasçıların, söz konusu dosyada hükmedilen tazminat nedeniyle icra takibinden kurtulmak için mirası reddettiklerini, mirasın reddinin kötüniyetle yapıldığından iptalini talep ve dava etmiştir.
Bir kısım davalılar vekili, taşınmazların murisin tedavi ihtiyacı ve bakım ihtiyacı üzerine uzun süre önce başkasına satılmak yerine çocuklarına satış suretiyle devredildiğini, davanın haksız ve kötüniyetli olduğunu belirterek reddini savunmuştur.
Davalı banka vekili, resmi tapu siciline güven ilkesinin gözardı edildiğini, resmi tapu kayıtlarının usulsüzlüğü ispatlanmaksızın ipoteğin kaldırılmasının talep edilmesinin yerinde olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, A.. K.., S.. K.. ve F.. A.. hakkında açılan davanın husumet yokluğundan reddine, diğer davalılar tarafından mirasın reddedilmesinin borçtan kurtulmak amacıyla yapıldığı, murislerinin sağlığında mirası iktisap ettikleri gerekçesiyle, hakkında açılan davanın kabulüyle Antalya 6. Sulh Hukuk Mahkemesi 2013/111 Esas, 2013/177 Karar sayılı dosyasında mirasın reddi kararının iptaline, Antalya 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/407 Esas sayılı davasında verilen mirasın reddi kararı bulunmadığından bu talebin konusunun bulunmaması nedeniyle talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Hükmü, davalı H.. K.. vekili temyiz etmiştir.
Davacı, davalıların murisinin alacaklısıdır. Kanun koyucu murisin alacaklılarına mirasçıların mirası ret hakkından mahrum olduklarının tespiti davası açma imkanı tanımıştır. Ödemeden aciz bir murisin mirasını reddeden mirasçılar onun alacaklarına karşı ölümünden önceki beş yıl içinde ondan almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü olacakları değer ölçüsünde sorumlu olurlar (TMK m. 618 f.I).
Murisin alacaklılarının korunması belirtilen koşulların gerçekleşmesine bağlıdır. Bunun için miras açılmış olmalı, ödemeden aciz bir muris bulunmalı, miras da süresinde reddedilmelidir. Ayrıca reddeden mirasçıya kazandırma yapılmış olmalı, mirasın da kayıtsız şartsız reddi kararının iptali davalarında davalı tüm mirasçılara husumet yöneltilmelidir. Bu konuda açılacak dava herhangi bir süreye tabi değildir. Murisin ödemeden aczi açıkça belli olabileceği gibi resmen tespit edilmiş de olabilir. Borç murise ait olmalıdır.
Murisin ödemeden aczi her türlü delille ispatlanabilir. İspat yükü davacıdadır. Miras, mirasbırakanın ölümüyle açılır. Mirasbırakanın sağlığında yapmış olduğu mirasla ilgili kazandırmalar ve paylaştırmalar, terekenin ölüm anındaki durumuna göre değerlendirilir (TMK m. 575).
Somut olayda, talep hakkında karar verilebilmesi için murisin ölüm anında ödemeden aczinin tespit edilmesi gerekir. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihi itibariyle terekesinin aktif ve pasifini belirlemek suretiyle olur. Bu amaçla murisin tüm taşınır ve taşınmaz mallarının ilgili yerlerden sorularak belirlenmesi, malvarlığı değerlerinin tespit edilmesi, murisin borcunu karşılayabilecek yeterlilikte olup olmadığının araştırılması gerekir. Murisin borcundan dolayı mirasçıların mirası reddinin iptali istenebilmesi için diğer bir koşul da reddeden mirasçılara kazandırma yapılmış olmasıdır. Mirasçıların, murisin ölümünden evvelki beş yıl içinde muristen sağlararası tasarrufla almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü oldukları değerler de tespit edilip yukarıda yazılı açıklamalar gözönünde bulundurularak bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde ilgilisine iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 04.06.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.